“Pamuk çiftçisi acil destek bekliyor”

Türkiye'de üretilen pamuğun yüzde 47'sinin üretildiği Şanlıurfa'da çiftçi dört gözle pamuk destekleme pirim ödemelerinin yapılmasını bekliyor. Prim ödemeleri sürecinin uzaması sonrası düzenlenen basın toplantısı ile yetkililere çağrıda bulunularak ödemelerin yapılması istendi. Açıklamada sadece çiftçiler değil piyasaların da beklediği destekleme prim ödemelerinin gecikmesi ekonomik darboğaza neden olduğu vurgulandı.

Yapılan açıklamada ayrıca hububat, çiftçisinin sorunlarının yanı sıra, tarım sektöründe faaliyet gösteren tohum, gübre, zirai ilaç ve piyasada faaliyet gösteren diğer esnafında sorunlarına değinildi.

İpar, yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi; 'Bilindiği Gibi çiftçilerimiz girdilerin yüksekliği ve ürün fiyatlarının düşüklüğü yüzünden ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Son zamanlarda bu durum doğal olarak pamuk ürününü de etkilemiş maliyetler yükselmiş ancak bu aynı oranda pamuk fiyatlarına yansımamıştır. Bütün olumsuzluklara rağmen çiftçilerimiz yüksek verim almış ve üretimi terk etmemiştir.

Türkiye'de üretilen pamuğun yarısına yakınını üreten bölgemizde pamuk tarlalarının hazırlanması dönemi gelmiştir. Çiftçilerimizin mazot, gübre ve tohuma olan ihtiyacı gidermek adına belli bir öz kaynağının olması gerekmektedir. Geçtiğimiz sezon çiftçilerimizin girdi maliyetleri ve kötü hava koşulları nedeniyle yaşadığı olumsuzluklar bunu mümkün kılamamıştır. Bu nedenle çiftçilerimizin maddi desteğe ihtiyacı olduğu bu dönemde şimdiye kadar ödenmemiş olan pamuk destek primlerinin derhal ödenmesi gerekmektedir. Bu komuyla ilgili Şanlıurfa Ziraat Odaları Ankara'da bir dizi çalışmada bulunmuş, bunun neticesinde bütün yetkililerden bu taleplerde bulunmamız hasıl olmuştur. Bu talebimiz sadece çiftçilerimiz için değil Şanlıurfa ekonomisinin canlılık kazanması için de önemli bir etkendir. Bununla birlikte bu desteklerin zamanında ödenmesi çiftçilerimizi yeni bir faiz yükü altına sokmaktan da kurtaracaktır.

2019 hasat sezonu yaklaşırken, çiftçilerimizin ürünlerini piyasa değerinde satılabilmesi için daha önce haziran ayı sonunda açıklanan hububat taban fiyatları Türkiye'de ilk hasadın yapıldığı Şanlıurfa'da hasat öncesi yani mayıs ayı içerisinde açıklanması çiftçilerimizin menfaatinedir. Açıklanacak olan bu fiyatın piyasa şartları düşünülerek çiftçilerimizi memnun edecek bir düzeyde olmasını beklemekteyiz

Girdi fiyatlarının yüksekliği ürün fiyatlarımızın düşüklüğü bizleri zirai borçlarımızı ödeyememe durumuna getirmiştir. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız kuraklık bölge çiftçisini ekonomik olarak 5 yıl geriye götürmüştür. Bu nedenle ayırımsız bütün çiftçilerimizin özel bankalardaki borçlarının düşük faizle yapılandırılması, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının da en az üç yıl süre ile faizsiz ertelenmesi gerektiğini düşünmekteyiz.

Bunların yanı sıra Türkiye'nin her tarafındaki çiftçilerinin temel sorunu olan gübre, mazot, tohum ve zirai ilaç fiyatları döviz kurunun yükselmesine endeksli olarak artmıştır. Kur yüzde 26 civarında geriledi ancak girdi fiyatları düşmedi. Kurda meydana gelen düşüşler özellikle gübre, yem, elektrik ve ilaç fiyatlarına yansımadı. Bunları atlatabilmemiz için muhakkak suretle üreticiyi desteklememiz, maliyetleri aşağı çekerek ucuz gıdaya ulaşmamız, çiftçimizin sorunlarını çözmeli ve tarlada tutmalıyız. Yani yelkenleri tarıma çevirmeliyiz

Üretimi sağlayamaz, çiftçimizi tarlada tutmazsak bu pahalılık sürer. Acilen üretici maliyetlerinin düşürülmesi ve tarımda girdi fiyatlarının makul seviyeye çekilmesi gerekmektedir. Bütün bununla ilgili olarak Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanımız Sn. Ş. Şemsi Bayraktar hükümetimize bir rapor sunmuştur. Bu raporun kabul görmesi ve taleplerimizin karşılanmasını umut ediyoruz'