Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tütün ürünlerine karşı en etkili, en kararlı mücadeleyi yürüten hükümetler, bizim hükümetlerimizdir. Tavizsiz tavrımız neticesinde ülkemizde sigara kullanımında az da olsa bir gerileme yaşandığını memnuniyetle müşahede ediyoruz." dedi.
"Dünya Tütünsüz Günü ve Çevre Haftası Programı" kapsamında, yurttan ve dünyanın farklı ülkelerinden İstanbul'a gelen gençler ve sporcularla Vahdettin Köşkü'nde buluşan Erdoğan, programda konukların tütün ve tütün ürünleriyle ilgili değerlendirmelerini dinledi.
Erdoğan, buradaki konuşmasında, sporcular ve gençlerle buluşmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi.
Dünyanın farklı coğrafyalarından evlatları, ülkede ve güzel İstanbul'da misafir etmenin bahtiyarlığını yaşadıklarını belirten Erdoğan, "Dünya Tütünsüz Günü etkinliklerinin, tütün mamullerinin zararlarına ilişkin farkındalığın artmasına katkı sağlamasını diliyorum." diye konuştu.
Bu konuda verdiği mücadeleden dolayı AK Parti İstanbul Milletvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut'a teşekkür eden Erdoğan, "Milyarlarca dolarlık hacmiyle sigara endüstrisinin, çocuklarımız başta olmak üzere toplumumuzun tüm kesimlerini hedef aldığını görüyoruz. Tütün endüstrisi, yeni ürünlerle ve kanuni boşluklardan da faydalanarak insanların hayatı pahasına kazancına kazanç eklemektedir." ifadelerini kullandı.
"Her yıl 85 bin insanımızı tütün canavarına kurban veriyoruz"
Erdoğan, mevcut rakamların, sorunun ürkütücü boyutunu gözler önüne serdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Dünyada her gün 20 bin kişi sigaradan kaynaklanan hastalıklar sebebiyle hayatını kaybediyor. Ülkemizde ise her yıl 85 bin insanımızı tütün canavarına kurban veriyoruz; tütün sadece insanı zehirlemiyor, aynı zamanda dünyamızı da kirletiyor. Dünya genelindeki çocuk nüfusunun yaklaşık yarısı, tütün dumanının kirlettiği havayı solumak zorunda kalıyor. Sigara dumanı 4 binden fazla toksik ve kanserojen madde içeriyor. Tütün ürünlerinin içindeki toksin ve diğer kanserojen maddeler havaya yayılarak, içen kişinin yakınındakiler için kirli bir ortam oluşturmakta. Tütün kullanmadığı halde, tütüne maruz kalanların, yani pasif içicilerin durumu daha kötü, daha vahimdir. Sigaranın bütün bu zararlarına rağmen tütün endüstrisi büyümeye, her yıl 700 milyar dolar kazanç sağlamaya devam ediyor."
Kendisinin gençlik yıllarından itibaren sigaraya karşı verdiği mücadeleyi, milletin çok iyi bildiğini söyleyen Erdoğan, yakın çevresinden başlamak suretiyle tütün kullanan herkesi bu meretin zararlarına karşı açıkça uyardığını dile getirdi.
Erdoğan, tütün kullananların sigara paketlerine el koyduklarını, onlardan bırakacaklarına dair söz aldıklarını, üzerlerine isim ve tarih yazdıkları sigara paketlerine Cumhurbaşkanlığında özel makam ayırdıklarını ve teşhir ettiklerini anlattı.
"Bu sinsi tehlikeye karşı mücadelemizi sürdüreceğiz"
Düzenledikleri çeşitli etkinliklerle gençleri sigara bağımlılığına karşı bilinçlendirmeye özen gösterdiklerini kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kapalı mekanlarda sigara içme yasağından para cezalarının arttırılmasına ve yüksek vergi uygulamasına kadar çok önemli adımlar attık. Sağlık uyarılarının sigara paketleri üzerinde daha görünür ve etkili şekilde yer almasını sağladık. 'Dumansız Hava Sahası' ve 'Havanı Koru' kampanyalarıyla toplumsal farkındalığı arttırmaya çalıştık. Tütün ürünlerine karşı en etkili, en kararlı mücadeleyi yürüten hükümetler bizim hükümetlerimizdir. Tavizsiz tavrımız neticesinde, ülkemizde sigara kullanımında az da olsa bir gerileme yaşandığını memnuniyetle müşahede ediyoruz. Bu sinsi tehlikeye karşı bütün vatandaşlarımızın, tüm insanlığın teyakkuz halinde olması gerektiğine inanıyorum. İnşallah bundan sonra da mücadelemizi daha kararlı ve çok boyutlu bir şekilde sürdüreceğiz."
Erdoğan, sorumluluk duygusuyla hareket ederek akranlarına örnek oldukları için programa katılan gençleri ve sporcuları tebrik etti.
"Sigara endüstrisi yeryüzüne yıkıcı zararlar veriyor"
Programda söz alan, AK Parti İstanbul Milletvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut da tütünsüz bir dünya hayali kuran, dünyanın farklı ülkelerinden gelen gençlerle "Dünya Tütünsüz Günü" ve "Çevre Haftası"nı birleştirdikleri bir programda, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olmanın onurunu yaşadıklarını ifade etti.
Bu seneki Dünya Tütünsüz Günü'nün temasının "çocukları sigara kartellerinin oyunlarından korumak" olduğunu ve bu konu üzerinde bugün çokça konuşacaklarını söyleyen Durgut, "Sizlerin de bildiği üzere sigara endüstrisi aynı zamanda insanlığın yaşam kaynaklarını kirleterek ve tüketerek yeryüzüne de yıkıcı zararlar veriyor. Sigara endüstrisinin neden olduğu çoraklaşma, açlık, çocuk işçiliği sömürüsü, kirlilik ve sayısız birçok zararı, önümüzdeki bulunan kürede resmetmeye çalıştık." ifadelerini kullandı.
Durgut, "Sigara sadece insanları zehirlemiyor, dünyamızı da zehirliyor" sloganıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın huzurunda yeni bir kampanya başlattıklarını ve kampanyanın filmini ilk defa burada paylaşacaklarını belirtti.
Kampanya kapsamında hazırlanan filmde, sigaranın her yıl 8 milyon insanı öldürdüğü, 600 milyon ağaç ve 200 bin hektar araziye zarar verdiği, 84 milyon ton karbondioksit kirliliği ve her yıl 22 milyar ton su israfına neden olduğuna değinildi.
Filmin izletilmesinin ardından söz alan serbest dalış dünya rekortmeni Şahika Ercümen de denizlerde en çok sigara izmaritiyle karşılaştığını vurguladı.
Ercümen, denizlere ulaşan 8 milyon ton çöpün yüzde 73'ünün sigara izmariti olduğunu, küresel iklim krizi ile mücadelede denizlerin bu atıklar yüzünden boğulduğunu söyledi.
Yapılan kıyı temizliği ve su altı çalışmalarında gördükleri pozitif değişimlerin kendisine umut verdiğini belirten Ercümen, nefesinin sonuna kadar mücadele etmeyi istediğini dile getirdi.
"Gümrüklerimiz elektronik sigaraya karşı iyi bir mücadele veriyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Elektronik sigarayla da bizim ülkemize değişik kanallarla girmenin mücadelesini çok veriyorlar. Kaçak yollardan da maalesef sızmalar oluyor ama bizim şu anda gümrükler bu konuda iyi bir mücadele veriyor. Bize farklı yollardan gelenler oluyor. Biz şu ana kadar buna müsaade etmedik." dedi.
Programda söz alan Marmara Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Nijeryalı genç, iyimser bir tahminle bir sigara izmaritinin 100 litre suyu kirlettiğini dile getirdi.
Tütün ürünleri üretimi için çiftçilik ve imalatla 22 milyar ton su tüketildiğini belirten öğrenci, bunun Orta Afrika'da ve kendi ülkesinin kıyısındaki Çad Gölü'nün su hacmine eşit olduğunu ifade etti. Nijeryalı öğrenci, sigara şirketlerinin Afrika'da sınırlı kaynakları kirleterek geleceği tehdit ettiğini, ülkesi ve Afrika kıtasının parlak bir geleceği olması için tütünsüz bir dünya hayalini kurduğunu anlattı.
Bunun üzerine Erdoğan, "Aynı şekilde ben de bu özleminizin bir an önce tecellisi için her türlü görevi yapmaya hazırım ama aynı zamanda da duacıyım." dedi.
İspanyol bir genç de sigara endüstrisinin neden olduğu çevre kirliliğiyle mücadele anlamında ülkesinde kabul edilen bir kanunla ilgili bilgi verdi.
Her yıl milyonlarca sigara izmaritinin atıldığını, bunun çok önemli bir toksik plastik atık kaynağı oluşturduğunu ve bu filtrelerin bozulmasının yıllar sürdüğünü anlatan genç, bu konunun aciliyetinin farkına varan İspanya'nın, tütün şirketlerinin sigara izmaritlerinin temizlenmesi için aktif sorumluluk almalarını zorunlu kılan sıkı çevre düzenlemeleri getirdiğini kaydetti.
İspanyol genç, buna bu izmaritlerin toplanmasının, atık olarak uygun şekilde işlenebilecekleri tesislere taşınmasının da dahil edildiğini belirterek, bu mevzuatın sadece proaktif çevre yönetimini örneklemekle kalmadığını aynı zamanda diğer üreticileri, ürünlerinin kullanım ömrü sonundaki etkilerinden sorumlu tutmaya teşvik ettiğini söyledi.
Erdoğan, İspanyol gencin sözlerinin ardından, "Çok teşekkür ediyorum. İspanya'da Sayın (Başbakan Pedro) Sanchez'den de bu kanun metnini isteyeceğim." ifadesini kullandı.
"Sigarasız bir Afrika ve dünya için çok çalışacağıma söz veriyorum"
Daha sonra söz alan eczacılık öğrencisi Nijeryalı bir genç kız da ülkesinde sigara endüstrisinin ne yazık ki büyük yatırımları olduğunu, gıda kıtlığı yaşayan bir ülkede tütün tarımı için büyük miktarda arazi kullanıldığını, bunun da üretimini azalttığı gıdanın maliyetini artırdığını anlattı.
Ülkesinde tütün üretilen alanlarda çocuk işçiliğinin yaygın olduğuna dikkati çeken genç, "Bu çocuklar nikotinden zehirlenerek, ciddi hastalıklara yakalanıyor. Bu, çocuk ve insan hakları ihlali ve büyük bir sömürüdür. Sigarasız bir Afrika ve dünya için ben de çok çalışacağıma söz veriyorum." diye konuştu.
Devlet desteğiyle tütün tarlalarını çilek tarlasına dönüştürdüler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasının ardından Nijeryalı genç kıza teşekkür etti.
Batman'ın Sason ilçesinden gelen ve yanında kendi yetiştirdikleri çileklerden getiren Emrullah Işık da ailesinin 2007'ye kadar tütün tarımıyla uğraştığını ancak daha sonra devlet desteğiyle çilek üretimine başladığını anlattı.
Şu anda ilçelerinde yaklaşık 400 çiftçinin geçim kaynağının çilek tarımı olduğuna işaret eden Işık, "Daha önce sadece tütün üretilirken, şu an taze çileğin yanında çilek kurusu, çilek reçeli, çilek pestili de yapmaktayız. Ürettiğimiz ürünlerle ilçemizin ve ülkemizin ekonomisine katkı sağlamaktayız. Bu durumda hem halk sağlığını hem de çevremizi koruduğumuza inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Emrullah Işık, vermiş oldukları destekten dolayı tüm çiftçiler adına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkürlerini sundu.
Erdoğan'ın "Fakat bu çilek az değil mi? Bunun devamı var mı? Buradaki bütün arkadaşlara dağıtacak mıyız?" sorusunu yönelttiği Işık, "Var Cumhurbaşkanım. Program bittikten sonra bütün arkadaşlara ikram edeceğiz." yanıtını verdi.
Daha sonra çileğin nereden geldiğiyle ilgili bilgi alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çok da güzel. Çok iri, maşallah." dedi. Erdoğan'ın, bu çileğin ihracı olup olmadığını sorması üzerine Işık, çileği ihraç ettiklerini, elindeki dosyada bütün bilgilerin mevcut olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Işık'a program sonrası bunları konuşacaklarını ifade etti.
Gambiyalı gençten Erdoğan'a tütünle mücadeledeki liderliği için teşekkür
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi Gambiyalı bir genç ise tütün ve tütün ürünleri kullanımının dünyada tek başına en önemli ölüm nedeni olduğunu aktararak, sigara endüstrilerinin, kaynakları zaten sınırlı olan Afrika ülkelerindeki çocukları hedef almalarının hiçbir ahlak anlayışlarının olmadığını gösterdiğine dair değerlendirmede bulundu.
Sigaradan kaynaklanan hastalıkların, bu ülkelerin ekonomilerine ve sağlık sistemlerine ilave yükler getirdiğine dikkati çeken Gambiyalı genç, bir doktor olarak ülkesine döndüğünde sigarayla mücadelesine devam edeceğini vurguladı.
Gambiyalı öğrenci, "Tütünsüz bir dünya ve tütünsüz bir Afrika temennisiyle bu konudaki liderliğiniz için teşekkürlerimi sunarım." diyerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da gence tebriklerini iletti.
"Bu korkunç krize kesinlikle bir çözüm bulabiliriz"
Daha sonra söz alan Japonyalı 16 yaşındaki Adil isimli genç de sigaranın en önemli halk sağlığı tehditlerinden biri olduğunu, her yıl dünyada milyonlarca insanın bu nedenle hayatını kaybettiğini dile getirdi.
Vahim sonuçları olmasına rağmen genellikle göz ardı edilen bir hususu vurgulamak istediğini, bunun da gençlerin sigara içmesi meselesi olduğunu aktaran genç, tütün kullanımının, özellikle de elektronik sigaranın kullanımının yaygınlığının gençler arasında endişe verici derecede yüksek olduğunu ifade etti.
Bir pandemi gibi akran baskısı, kazançlı pazarlama, elektronik sigaranın sigaradan daha güvenli olduğu yönündeki bu tehlikeli yanlış algı ve kanı nedeniyle daha fazla ergenin bağımlılığın kurbanı olduğuna işaret eden genç, bunun tütün endüstrisinin ergenleri baştan çıkarmaya yönelik açık girişimlerinden kaynaklandığını söyledi.
Japon genç, bunun kabul edilemez bir durum olduğunu vurgulayarak, "Gençleri eğitmemiz gerekiyor. Sosyal yardım hayati önem taşıyor. Bu nedenle sigara sorunuyla mücadeleye yardımcı olmak üzere bu toplantının planlanmasına yardımcı olan organizatörlere minnettarım. Bizim gibi gençleri endişelerimizi dile getirmeye davet ettiniz, bu korkunç krize kesinlikle bir çözüm bulabiliriz." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da gencin özellikle elektronik sigarayla ilgili ifadesinin çok önemli olduğunun altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Elektronik sigarayla da bizim ülkemize değişik kanallarla girmenin mücadelesini çok veriyorlar. Kaçak yollardan da maalesef sızmalar oluyor ama bizim şu anda gümrükler bu konuda iyi bir mücadele veriyor. Bize farklı yollardan gelenler oluyor. Biz şu ana kadar buna müsaade etmedik. Bazı, hepinizin de duyduğu, bildiği markalar var. Müsaade etmiyoruz, etmeyeceğiz çünkü onun daha zararlı olduğunun tespitini de yaptık, çıkardık. Çünkü biz insanımızı zehirlemeye asla müsaade edemeyiz, bunun için de bu gayretin, bu önlemlerin alındığı bir yapıyı inşa ediyoruz."
"Tütün endüstrisi hükümetlere etki etme çabası içinde"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tütün endüstrisinin hükümetlere etki etme çabası içinde olduğunu belirterek, "Çok değişik kanallardan girmek suretiyle acaba 'Türkiye'ye nasıl sızarız?' ve bunlar dünyada güçlü, dev markalar ama biz bugüne kadar bu oyuna gelmedik, inşallah bundan sonra da gelmeyeceğiz." dedi.
Programa katılan 13 yaşındaki Tanzanyalı bir öğrenci, filmler, dergiler, çizgi filmler ve sosyal medya aracılığıyla tütünün kendilerini nasıl etkilediğinden söz etti.
Medyanın yıllardır karakterleri sigara içerken gösterdiğini, özellikle genç izleyicilere havalı ve normal görünmesini sağladığını belirten öğrenci, "Yasaklara rağmen tütün endüstrisi hala insanlara ulaşmakta. İnfluencerlar, sosyal medyadakiler tütün ürünleriyle çekilmiş fotoğraflar paylaşıyorlar. Sigara içmeyi cazip hale getiriyorlar, ayrıca dergiler şık fotoğraf çekimleri yapıyorlar, tütüne yer veriyorlar. Bunlar olumsuz bir etkiye katkıda bulunuyor. Bu tehlikeleri vurgulamak için katı kurallara ve farkındalık kampanyalarına ihtiyaç var. Bilinç artırmamız gerekiyor ve tütün reklamlarının medyaya nasıl sızdığının farkına vararak halk sağlığını koruyabiliriz ve sigara içmeyi caydırabiliriz." ifadelerini kullandı.
Dünya Boks Şampiyonu Ayşe Çağırır da, Tanzanyalı öğrencinin belirttiği gibi tütün reklamlarının gençleri etkileyerek sigara içmeyi cazip hale getirdiğini belirtti.
Sağlığı ve geleceği korumanın en iyi yolunun tütün ürünlerinden uzak durmak ve spora yönelmek olduğunu belirten Çağırır, "Spor yapmak sadece bedenimizi güçlendirmekle kalmaz aynı zamanda zihinsel sağlığımızı da destekler. Spor sayesinde disiplinli, kararlı ve hedeflere odaklı bir birey olabiliriz. Sağlıklı bir yaşam sürmek için de sporu hayatımızın bir parçası yapabiliriz." diye konuştu.
Konuşmasının ardından Çağırır'a kaç kiloda dünya şampiyonu olduğunu soran Erdoğan, "48 kiloda dünya şampiyonu ama sigara içmiyor." dedi.
Kendilerinden küçük kardeşlerine örnek olduklarını belirten Çağırır, aynı zamanda beden eğitimi öğretmeni olduğunu ve öğrencileriyle de bunu konuştuklarını anlattı.
Bağcılar'da ikamet ettiğini dile getiren Çağırır, Belediye Başkanı Abdullah Özdemir'e de ilçede yaptığı yenilikler ve spor merkezleri için teşekkürlerini iletti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Çağırır'a tespiti için teşekkür ederek, başarılarının artarak devam etmesini diledi.
Birleşik Krallık'tan Türkiye'ye gelen 15 yaşındaki bir öğrenci de ülkesinde yakın zamanda yürürlüğe giren yasadan bahsetti.
2009 yılı ve sonrasında doğan kişilerin yasal olarak sigara veya elektronik sigaraya ulaşmasını yasaklayan bir yasa olduğunu belirten öğrenci, "(Yasa) Birleşik Krallık Avam Kamarası tarafından onaylandı. Bu, yasa dışı olacağı için tütün temelli hastalıkların büyük ölçüde azalacağı anlamına geliyor. Bu daha sağlıklı bir topluma yol açabilir ve fonların tütün temelli hastalıklar yerine diğer hastalıklara yönlendirilmesine yardımcı olabilir." diye konuştu.
Tasarının kabul edilmesinin, pasif içicilik riskini ve tütün temelli kirliliği önemli ölçüde azaltacak olmasının önemine vurgu yapan öğrenci, "Ülkedeki insanların sağlığını iyileştirecek ve küresel olarak sigara tomurcuklarından kaynaklı kirliliği ve çöpü azaltacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerekirse yasa ile ilgili Birleşik Krallık'la iletişim kurulabileceğini belirtti.
AK Parti İstanbul Milletvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut da yasanın buraya da adapte edilebileceğini belirterek, "2009 yılında doğan çocuklar, artık sigarayı alamayacak ya da herhangi bir tütün ürününü alamayacak. Çok güzel bir kanun, çocukları korumak adına. Biz bunu çalışalım inşallah." diye konuştu.
"Pasif içiciliğin yan etkilerini antrenmanlarımda hissediyorum"
Programa katılan milli atlet Mizgin Ay da, küçükken çok sigara içilen bir ortamda büyüdüğünü, 10 yaşında spora başladığını ve antrenmanlarda koşarken çok zorlandığını anlattı.
Bir gün antrenmanda bayıldığını anlatan Ay, şöyle konuştu:
"Hastaneye gittik, sigara dumanından dolayı akciğer kapasitem düşmüş. Antrenörüm derhal ailemle görüştü ve 'Mizgin'in yanında bir daha kesinlikle sigara içilmesin' dedi. Hemen antrenmanlarıma ve derecelerime yansıdı. İlk yılımda Türkiye şampiyonu oldum, daha sonraki yıllarda Türkiye rekorları kırmaya başladım, 45 Türkiye rekoru kırdım ve 2017 yılında da dünya yıldızlar atletizm şampiyonasında 100 metrede Cumhuriyet tarihimizin ilk dünya şampiyonluğunu elde ettim."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tebrik ettiği Ay, "Şimdi hala küçük yaşta pasif içici olarak sigara dumanının oluşturduğu yan etkileri antrenmanlarımda hissediyorum. Kendi geçmişimi değiştiremem ama gelecek nesil için tamamen sigarasız bir ortam oluşması için her zaman elimden ne geliyorsa yapacağım." ifadelerini kullandı.
Oyuncu Berat Efe Parlar ise 15 yıl önce 'Sigaranı da beni de yakma' adlı kamu spotunda oynadığını ve o zamandan itibaren pasif içiciliğin zararlarını yakından takip ettiğini kaydetti.
Pasif içicilikten dünyada yılda 600 bin kişinin öldüğünü belirten Parlar, "Kimilerimiz annesiz kimilerimiz babasız kimilerimiz kardeşsiz kalıyor ve dünya çok kötü bir yere gidiyor. Unutmayalım, bugünün pasif içicileri, yarının tüketicileridir. Lütfen kullanmayalım, kullandırtmayalım. Bazı şeylerin değerini kaybettiğimizde anlamayalım." dedi.
"Sayın Cumhurbaşkanının bu konudaki liderliği bütün dünya liderlerine örnek olmalı"
Ankara'da okuyan Etiyopyalı bir üniversite öğrencisi de, sigara devlerinin düşük gelirli ülkelerde yatırım yaparak ekonomik kalkınma vaadiyle hükümetleri ve halkı etkisi altına aldığına dikkati çekti.
Bu şirketlerin genellikle yerel ekonomiyi canlandıracaklarını ve yeni istihdam alanı yaratacaklarını iddia ettiklerini belirten üniversite öğrencisi, bu işlerin genellikle düşük ücretli, sağlıksız ve uzun saatler çalışmayı gerektiren işler olduğunu ve bu tür iş vaatlerinin uzun vadede halkın genel refahını ve sağlığını olumsuz etkilediğini kaydetti.
Sigara kullanımının, tedavisi zor ve pahalı hastalıklara neden olduğunu, sağlık sistemini zayıflattığını ve fakirliğe neden olduğunu belirten Etiyopyalı öğrenci, "Tütün endüstrilerinin gizli gündemlerinden biri de hükümetlere etki etme çabalarıdır. Tütün şirketleri lobicilik faaliyetleriyle hükümet politikalarını kendi lehine değiştirmeye çalışıyor. Bu şirketler sigara kullanımını azaltmaya yönelik yasal düzenlemelere karşı çıkarak halk sağlığını tehlikeye atıyor. Bu sömürü sistemine karşı daha bilinçli olmalı ve bu tür zararları en aza indirmek için gerekli adımları atmalıyız. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu konudaki liderliği ve her zaman halk sağlığı tarafında olması bütün dünya liderlerine örnek olmalı." ifadelerini kullandı .
Konuşması ve tespiti için üniversite öğrencisine teşekkür eden Erdoğan, "Tespitiniz çok yerinde, çok değişik kanallardan girmek suretiyle acaba 'Türkiye'ye nasıl sızarız?' ve bunlar dünyada güçlü, dev markalar. Ama biz bugüne kadar bu oyuna gelmedik, inşallah bundan sonra da gelmeyeceğiz." diye konuştu.
Kaptanlığını yapmış olduğu TEKNOFEST ekibiyle programa katıldığını belirten Marmara Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği öğrencisi Mete Gündüz, gençlerin vizyonunu genişleten, toplumsal ilerlemeyi destekleyen ve Türkiye'nin global arenadaki konumunu güçlendirme fırsatını kendilerine sunan organizasyona vermiş oldukları destek için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti.
Gündüz, gençler olarak Türkiye'nin geleceğini bilim, teknoloji ve endüstriyle mümkün gördüklerini belirtti.
Geçen yıl TEKNOFEST'te robotik endüstrisi alanında ekip olarak Türkiye birincisi olduklarını belirten Marmara Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği öğrencisi Fatih Küçük ise insan sağlığını hiçe sayarak küresel çapta milyarlarca dolar kazanan tütün endüstrisi yerine, kendilerinin Türkiye'nin bilim, teknoloji, inovasyon ve robotik teknolojileriyle sanayiyi ileri taşıyabilmek adına gece gündüz demeden canla başla çalıştıklarını dile getirdi.
Küçük, hiçbir takım arkadaşının tütün ürünü kullanmadığını ve bu konu üzerinde de oldukça titiz olduklarını belirtti.
Gençlerin konuşması üzerine teşekkür eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Bu tabii bütün gençlere örnek. Hep beraber bu gayretin içerisinde olmalıyız, bu oyuna kız-erkek gelmemeliyiz. Tabii birçok yerde ben gençlerimizin böyle kenara köşeye çekilip oralarda sigara içtiklerini gördüğüm zaman, bir Cumhurbaşkanı olarak gerçekten çok üzülüyorum. Onlar için üzülüyorum. Az önce işte kızımızın söylediği gibi, akciğerlerinin nasıl bir duman tütsüsüyle örtüldüğünü görmesi... Bir doktor arkadaşım, beni hastane ziyaretinde bir akciğer operasyonuna soktu ve akciğer ameliyatında bana akciğerin sigara içen bir bayanda nasıl olduğunu gösterdi. O bembeyaz akciğer, o sigara sebebiyle maalesef siyah noktalarla örülmüştü. Dedi 'buradan kaynaklanıyor'. İşte bunun için de tavsiyemiz sakın sigara içmeyin."
Erdoğan'dan Ercümen'e tebrik
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Bu sigara izmaritleri su altında sizleri ciddi manada da rahatsız ediyordur." ifadesini kullanması üzerine Ercümen, "Tüm denizlerimizi, hem deniz canlılarını hem de yani şu an oksijeni filtreleyen okyanuslarımızı tehlike altında bırakıyor." dedi.
Ercümen'i özellikle tebrik ettiğini belirten Erdoğan, "Bu sıfır atık konusunda gerçekten sporcularımız içerisinde ciddi bir mücadele verdiniz ve bu mücadelede de bütün sporcu kardeşlerimize örnek oldunuz. Bundan dolayı tüm milletim adına sizleri tebrik ediyorum." diye konuştu.
Para milli sporcu Miray Ulaş da para yelken alanında dünya ikincisi olduğunu, Türkiye'ye madalya kazandıran ilk ve tek para yelken sporcusu olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da yelken sporunun zor olduğunu belirtmesi ve bu sporu nasıl başardığını sorması üzerine Ulaş, şunları söyledi:
"Aslında başlı başına yelken zor çünkü doğayla mücadele ediyoruz ama tabii bizim teknelerimiz daha çok para sporculara göre dizayn edilmiş tekneler, o şekilde yarışıyoruz. Aynı zamanda Türkiye'nin ilk kadın paratriatletiyim. Hayatımızın büyük bir çoğunluğu suya bağlı, fakat doğal su kaynaklarımız sigara izmaritinden kaynaklı kirlenmekte. İzmarit atıkları aynı zamanda hem denizlerimizi kirletiyor hem de denizde çözülmesi yaklaşık 10 yıla kadar çıkabiliyor. Kirliliğin arasında da yarıştığımız oluyor, yani sadece içenlere değil çevremize ve doğamıza da zarar veriyor. Bunun düzelmesini istiyoruz."
Erdoğan da Körfez bölgelerinde bu durumun daha rahatsız olabileceğini belirterek, Ulaş'ı tebrik etti.
