Oktay, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesinin (ASBÜ) Sümerbank konferans salonunda düzenlenen 2021-2022 akademik yılı açılışında yaptığı konuşmada, yeniden yüz yüze yükseköğretimin başladığı bu akademik dönemin sağlıkla ve başarıyla tamamlanması temennisinde bulundu.

Ankara'nın tarihi merkezinde, istiklal ve istikbal mücadelesi ile Cumhuriyet'in kuruluşuna tanıklık etmiş bina ve sokaklarında bulunmaktan duyduğu memnuniyetini dile getiren Oktay, üniversite bünyesinde yer alan Hazine Müzesi'nin hayırlı olmasını ve başta öğrenciler olmak üzere çok sayıda ziyaretçinin uğrak yeri haline gelmesini arzu ettikleri söyledi.

'İçinde bulunduğumuz bina dahil olmak üzere adeta bir müzeler avlusunda kurulmuş olan ASBÜ, öğrencilere, öğretim görevlilerine ve araştırmacılara daha ilk andan itibaren ilham vermektedir.' diyen Oktay, ASBÜ'nün bina ve fakültelerinin geçmişin izlerini taşıdığını aktardı.

Oktay, tarihi ve kültürel mirasa sahip ASBÜ ailesinin, bu mirasa akademik zenginlik katarak geleceğe taşıyacağınıza yürekten inandığını vurguladı.

'Sosyal bilimlerin merkezinde insan var'

Medeniyetleri kuran pozitif bilimlerin kökünde var olan ilhamda felsefe, antropoloji, sosyoloji, siyaset ve dil bilimi gibi sosyal bilimlerin olduğunu belirten Oktay, 'Merkezine insanı alan sosyal bilimler, insanlık tarihi kadar eskidir ve insanların birbiriyle, doğayla ve maneviyatla ilişkilerini inceler.' dedi.

Oktay şöyle devam etti:

'Dünyanın ilk üniversitelerine ev sahipliği yapan bu topraklarda yeşeren astronomi, geometri ve tıp gibi bilimler, zengin bir sosyal bilim temelinde yükselmiştir. Beytül Hikme'den Nizamiye medreselerine kadar dönemin ilim merkezlerinde öncelik her zaman toplum ve insan olmuş hedef hakikat neyse onu bulup topluma kazandırmak olmuştur. Matematik bilimine katkılarıyla öne çıkan Ali Kuşçu'nun aslında önemli bir dil bilimci olduğunu biliyoruz. İbn-i Sina, tıp alanında çalışmalarını felsefe ve müzikle ilerletmiştir. Erzurumlu İbrahim Hakkı, geometrinin yanında hadis, fıkıh ve sosyoloji çalışmış; El Kindi, ziraatle ilgilenmeden önce psikoloji ve mantık üzerine yoğunlaşmıştır. 16. ve 17. yüzyılda deneysel çalışmalar bilim vizyonunda merkezi bir yer edinmiş, 19. yüzyıla gelindiğinde ise farklı disiplinler, değişik epistemolojik tavırlardan oluşan bir yelpaze gibi açılmıştır.

Son çeyrek yüzyılda sosyo-politik yapı ve kurumlarda yaşanan dönüşümler, ekonomi normlarının değişmesi, çığır açan teknolojiler ve dijitalleşme, toplum dinamiklerini doğrudan etkilemektedir. Günümüzde sosyal olguları anlamak, dönüşen yeni toplumsal tabloyu anlamlandırmak ve sınamalara doğru çözümler bulmak için sosyal bilimler her zamankinden daha da önemli hale gelmiştir. Atom bombasını fen bilimleri icat eder ama insani olmayan tarafını sosyal bilimler haykırır. İklim değişikliğinin etkileri ampirik yöntemlerle hesaplansa da alınacak önlemleri ve farkındalık tarafını sosyal bilimciler çalışır. Düzensiz göçle mücadele, küresel adalet, uluslararası toplumun rolü ve hukuk gibi alanlarda insan odaklı bilimsel yaklaşım için sosyal bilimlere ihtiyaç duyarız. İnsanı temel alan sosyal bilimler alanında müstakil bir üniversitemizin olmasını zamanın ruhunu anlamak açısından son derece önemli buluyorum. Türkiye'nin ilk sosyal bilimler üniversitesi olan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitemizin her fakültesiyle sadece ülkemizde değil dünyada bilime yön vereceğine inanıyorum.'

'Yüksek öğretim en çok yatırım yaptığımız alanların başında geliyor'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde üzerinde hassasiyetle durulan ve en çok yatırım yapılan alanların başında yüksek öğretimin geldiğini vurgulayan Oktay, 'OECD ülkeleri arasında yükseköğretim harcamalarına ayrılan pay ortalaması yüzde 1,4 iken Türkiye'de yükseköğretim harcamalarına ayrılan payın milli gelire oranı yüzde 1,7'ye yükseltmiş durumdayız. Yeni bütçe döneminde de göreceksiniz aslan payını eğitim almış olacak. ' dedi.

Oktay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Üniversiteleri ülkemizin dört bir yanında yaygınlaştırırken yükseköğretimde ihtisaslaşma ve güçlü akademik performansa özellikle önem veriyoruz. Ayrıca üniversitelerimizi farklı misyonlar üstlenen yapılar halinde geliştirmeye çalışıyor, akademik üretkenlik hedefleri ve yükseköğretimde dijitalleşmeyle hep daha iyiyi hedefliyoruz. Türkiye kaynaklı bilimsel yayın sayısını artırmak ve akademik programlarımızı zenginleştirmek için üniversitelerimize tüm destekleri veriyoruz. 2030'a doğru 'Türk Yükseköğretiminde Küresel Vizyonlar Destek Programı' gibi vasıtalarla üniversitelerimizi dünyanın önde gelen üniversiteleri arasında görmek için gayret sarf ediyoruz. Her bir üniversitemize bilginin toplum için faydalı bir ürüne dönüşmesine imkan veren yegane kurum olarak yaklaşıyoruz. Üniversitelerimizi, kaliteli beşeri sermayenin ve toplumsal refahın kaynağı olarak görüyoruz. Kalkınma yolunda önümüzdeki dönemde kat edeceğimiz mesafeleri, etkin üniversite-sanayi ve üniversite-toplum işbirliğiyle sağlayacağımıza inanıyoruz. Tüm üniversitelerimizi, idari kadrolarıyla, öğretim görevlileri ve öğrencisiyle bir aile olarak görüyor; başarının buradaki takım çalışması sonucunda yakalanabileceğini düşünüyoruz.

Her bir öğrencimizin önce kendisi, ailesi ve geleceği için; sonra üniversitesi ve ülkemiz için sorumlulukları var. Her bir akademisyenimiz, öğrencileri ve bağlı olduğu bölüm kadar bilimsel araştırma alanına ve literatüre karşı mesuliyet taşıyor. Özellikle sosyal bilimler alanında bir üniversite olan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi ailesi olarak toplumun, bölgemizin ve insanlığın karşı karşıya olduğu sınamalar sizlerin uhdesindedir. 'Eğitim, değerlerden kopuk düşünülemez' diyen Ibn-i Haldun'un da 'Aydın kendini fikre adayarak kitaba dönüşür' diyen Cemil Meriç'in de mirası hepimizin üzerindedir. Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi sıralarında üretilen bilim, Türkiye'ye rehberlik etmeli, diğer toplumların da önünden yürümelidir. Sizlerden, üniversitede bulunduğunuz her yeni gün bilimin, araştırmanın ve kendinizi geliştirmenin gücüne inanarak vaktinizi en verimli şekilde geçirmenizi bekliyoruz. ASBÜ'yü dünyanın ilk 100 üniversitesi listesinde sosyal bilimler alanında üst sıralarda görmeyi arzu ediyoruz. Bu tarih kokan sınıflardan yayılan ilim ışığının, ülkemizi ve dünyamızı aydınlatmasını; her çalışmanızın insanlık yararına olmasını diliyorum.'

'Gençlerimizi teröre ve fitneye alet ediyorlar'

Kurumların gençlere sahip çıkması sonucunda berrak zihinleri artık avlayamayıp, hücre evlerine götüremeyenlerin 'barınma hezeyanı' diye bir açık hava tiyatrosu sahnelediğini belirten Oktay, şunları kaydetti:

'Akademik nitelik ve üretimden yana attığımız adımların önünü kesemeyenler, öğrencilere rektörlerin aracının önünü kestirip, gençlerimizi teröre ve fitneye alet ediyorlar. Çoğu öğrenci bile olmayan bu gruplar ömrünü kuru gürültüyle geçirirken, gözü gönlü okumakta ve hayata atılmakta olan gençlerimiz pek çok alanda başarıyla kariyer yolunda ilerlemektedir. Yurt, burs ve kredi gibi imkanlarla, araştırma ve değişim programlarıyla, kariyer yönlendirmesi ve staj destekleriyle biz üniversite öğrencilerimizin yanındayız. Gençlerimizin eline taşları, sopaları değil, kitapları, kendi fikir dünyasından çıkan projeleri yakıştırıyoruz.

Sevgili öğrenciler, aklınızda temelsiz hevesler değil tüm insanlığa fayda sağlayacak fikirler, kendi zihin süzgecinizden geçirdiğiniz düşünceler olsun. Yüreğinizde daima cesaret ve inanç önünüzde yüreğinizi koyacağınız hedefleriniz olsun. Bugüne kadar daima gençleri desteklemiş kadrolar olarak bizler her zaman sizin yanınızdayız. 2021-2022 Akademik Yılı ile hayatınızda açılan sayfanın bilgiyle, kültürle ve beceriyle dolmasını dilerim. İnanıyorum ki her biriniz ASBÜ'lü olmanın anlamını kavrayarak azim ve kararlılıkla çalışacak, hocalarımızın destekleriyle başarıdan başarıya koşacaksınız. Bu düşüncelerle bir kez daha 2021-2022 akademik yılının hayırlı olmasını diliyorum.'

Oktay, konuşmasının ardından ASBÜ Hazine Müzesi açılış törenine katıldı. Törenin ardından Hazine Müzesi'ni gezen Oktay'a ASBÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, Ankara Valisi Vasip Şahin ve Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı eşlik etti. AA