Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, enerjide 2020'de yaşanan gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.

2020'nin dünya tarihi açısından unutulmaz gelişmelere sahne olduğunu belirten Dönmez, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının yılın son çeyreğinde tekrar şiddetlendiğini ancak aşı ve ilaç çalışmalarında gelinen noktanın 2021'e umutla girilmesini sağladığını ifade etti.

Dönmez, salgının en çok küresel ekonomileri vurduğuna dikkati çekerek, '2020, enerji ve tabii kaynaklar sektörleri açısından önemli gelişmelere sahne oldu. Pek çok zorluğa rağmen, 2020 milletimize müjdeler verdiğimiz, rekorlarımızı tazelediğimiz, Mavi Vatan'daki egemenlik haklarımızı pekiştirdiğimiz ve enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi adına büyük adımlar attığımız bir yıl oldu.' değerlendirmesinde bulundu.

Fatih'in dev doğal gaz keşfi

2020'de sadece enerji dünyasının değil ülke gündeminin de önemli haberlerinden birinin Fatih'in 405 milyar metreküplük keşfi olduğunu vurgulayan Bakan Dönmez, 'Türkiye'nin derin deniz aramacılığındaki 50 yıllık gayreti, azmi ve sabrı Tuna-1 kuyusunda gerçekleştirdiğimiz keşifle bambaşka bir yöne doğru evrildi. Milletimizin uzun zamandır hasretle beklediği haber müjdelerle, umutlarla, sevinçlerle geldi. Tuna-1 kuyusu bizim için başlangıç. Sakarya Gaz Sahası'ndaki çalışmalarımız devam ediyor.' diye konuştu.

Dönmez, Fatih sondaj gemsinin Türkali-1 kuyusundaki çalışmalarını hedeflenen derinlikte tamamladığının altını çizerek, 'Bugüne kadarki yapılan test ve analiz çalışmaları Tuna-1 kuyusundaki verilerin hemen hemen benzer şekilde Türkali-1 kuyusunda da tekrarlandığını gösterdi. 1-2 haftalık test sürecinin ardından kuyu açmaya devam edeceğiz. Kanuni de Filyos Limanı'ndaki hazırlıklarının ardından yeni yılın ilk aylarında Sakarya Gaz Sahası'ndaki görevine başlayacak.' bilgisini paylaştı.

Sismik arama ve sondaj faaliyetlerinin yanı sıra Mavi Vatan'daki hak ve hukuku korumak için hem sahada hem de masada büyük bir mücadele verildiğini belirten Dönmez, Libya ile imzalanan deniz yetki alanları anlaşmasının Birleşmiş Milletler nezdinde tescillendiğini anımsattı.

Dönmez, bölgede Türkiye'yi denklem dışında tutmaya çalışan ülkelerin çabalarının 'nafile birer girişimden' ibaret kaldığına dikkati çekerek, Türkiye'nin sorunların çözümünde her zaman diyalogdan yana olduğunu ifade etti.

Türkiye Petrolleri'nden tarihi üretim

Sadece denizlerde değil karada da yoğun bir çalışma gerçekleştirildiğini vurgulayan Dönmez, Türkiye Petrolleri'nin bu yıl tarihinin en yüksek yurt içi ve yurt dışı üretimine ulaştığını söyledi.

Bakan Dönmez, 2020'nin ilk haftasına uluslararası doğal gaz iş birliği açısından önemli olan TürkAkım'ın devreye alınmasıyla başlandığını hatırlatarak, şöyle devam etti:

'Yurt içinde de doğal gaz depolama, FSRU (yüzer LNG depolama ve gazlaştırma ünitesi) ve LNG tesislerimizle doğal gaz altyapımızı güçlendirdik. Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Tesisimizin genişletme çalışmaları bu yılda bütün hızıyla devam etti. Ertuğrul Gazi FSRU gemimizin alım işlerini tamamladık. İnşallah gemimiz yıl başından sonra Türkiye'ye gelecek ve doğal gaz arz güvenliğimize önemli bir esneklik kazandıracak. Tüm bu altyapı yatırımları ve uluslararası projelerimiz sayesinde bu yılın Ocak ayında 6,7 milyar metreküplük rekor tüketimi hiçbir kısıntıya ya da kesintiye gitmeden sorunsuz bir şekilde karşıladık.'

Yenilenebilir enerjide rekorlar yılı

Bu yıl yaklaşık 4 bin 500 megavatlık ilave kurulu güçle toplam kurulu gücün 95 bin 500 megavata yükseldiğini belirten Dönmez, nisanda 2000'den bu yana aylık bazda en yüksek yerli kaynaklardan elektrik üretiminin gerçekleştiğini söyledi.

Dönmez, 12 Nisan'da güneş ve rüzgar enerjisinin saatlik bazda toplam üretimin yüzde 34'ünü karşıladığını anımsatarak, 24 Mayıs'ta da elektrik üretiminin yüzde 90'ının yerli ve yenilenebilir kaynaklardan karşılandığını kaydetti.

Mayısta elektrik üretiminin yüzde 5,6'sının güneş enerjisinden sağlandığını aktaran Dönmez, 'Hazirana ise lisanssız üretim damga vurdu. 5 Haziran'da günlük maksimum lisanssız üretimi gerçekleştirdik. 3 Eylül'de elektrik üretimimiz 1 milyar kilovatsaati aşarak tüm zamanların rekorunu kırdı. Kasım ise rüzgarın en fazla enerjiye döndüğü ay oldu. 25 Kasım'da 153 bin 35 megavatlık üretimle 6 Kasım'daki 151 bin 325 megavatlık rekorumuzu egale ettik.' ifadelerini kullandı.

Dönmez, yenilenebilir enerjideki atılımlara da değinerek, 'Bu yıl devreye aldığımız toplam kurulu güç içerisindeki yenilenebilir kaynakların payı yüzde 95'i aştı. Toplam kurulu güç içerisinde yenilenebilir kaynakların oranı yüzde 51,21'e yükselerek tüm zamanların en yüksek rakamına ulaştı. Sadece 2020'de devreye aldığımız yenilenebilir kurulu gücümüzle, Avrupa'da 21 ülkenin toplam yenilenebilir kurulu gücünü geride bıraktık.' dedi.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali 2023'e yetişecek

Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde ilk reaktörün 2023'e yetiştirilmesi için çalışmaların tüm hızıyla sürdüğünü vurgulayan Dönmez, bu sene birinci ünitenin reaktör kabı ve 4 buhar üreticinin sahaya getirildiğini söyledi.

Dönmez, ikinci ünitenin reaktör binasının temelinin atılmasının ardından en önemli parçalardan biri olan kor tutucu montajının yapıldığını ifade ederek, üçüncü ünitenin inşaat lisansının alındığını ve dördüncü ünitenin inşaat lisansı için başvuru yapıldığını kaydetti.

Enerji teknolojilerine yerli ve milli damgası

Bakan Dönmez, enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi adına son yıllarda sürdürülen Ar-Ge faaliyetlerinin ilk somut çıktılarınının bu yıl alındığna dikkati çekerek, Türkiye'nin ve Avrupa'nın ilk ve tek tam entegre güneş paneli üretimi yapan fabrikasının açıldığını hatırlattı.

Keban HES'te ilk yerli jeneratörün devreye alındığının altını çizen Dönmez, şunları kaydetti:

'EÜAŞ Elektrik Otomasyon Sistemiyle artık santrallerimizi hem sibere karşı daha esnek bir duruma getiriyoruz hem de tesislerimize uzaktan izleme ve kontrol kabiliyetleri kazandırıyoruz. Yine EÜAŞ tarafından yürütülen MİLHES, Yerli Rüzgar Türbini, santral sistem ve ekipman durumlarının online izlenmesi ve analizini sağlayan Durum İzleme Sistemi, yerli bakım yönetim sistemi yazılımları gibi ithal ettiğimiz pek çok ekipman, yazılım ve sistemi yerlileştirdik. Doğal gaz tarafında ise BOTAŞ eliyle, Milli SCADA Sistemi, SCADA sistemine bağlı olmayan ölçüm istasyonlarının SCADA'ya entegrasyonunu içeren RTU, vanalar, hot-tap kesici malzemeleri, boru, kazan, brülör, tubing, boru hatlarının temizlenmesi ve bakımında kullanılan ekipmanlar, doğal gaz basınç düşürme ve ölçüm faaliyetlerini yapan ekipmanlar gibi bir çırpıda sayabileceğimiz pek çok ekipmanı ve yazılımı yerlileştirdik.'

Dönmez, kara ve petrol aramacılığındaki başarının altında yatan en önemli etkenlerden birinin de bu alandaki yerli üretim ve yerlileştirme faaliyetleri olduğuna değinerek, Türkiye Petrolleri tarafından hayata geçirilen projelerle Kanuni Sondaj Gemisi sertifikasyonu, denizaltı su robotu KAŞİF, hidrolik çatlatma ünitesi, yerli kara sondaj kulesi, çamur tank sistemi, çamur pompası, konteyner ve pnömatik taşıma sistemi, kuyubaşı ekipmanları gibi yurt dışından alınan pek çok ekipmanın artık yerli üretimle karşılandığını aktardı.

Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumunun da (TENMAK), bu yıl hayata geçtiğini belirten Dönmez, 'TENMAK enerji ve maden alanındaki inovasyon ihtiyacını kamu, özel sektör ve akademi iş birliğiyle karşılayacak. Gerek teknolojik gerekse bilimsel çalışmalar koordineli bir şekilde yürütülecek. Böylece enerjide Ar-Ge tek çatı altında toplanmış olacak.' ifadelerini kullandı.

Madencilik sektöründe yaşananlar

Bakan Dönmez, salgının ilk dönemlerinde dezenfektanlara talep arttığını anımsatarak, Eti Maden bünyesinde Ar-Ge'si yürütülen bordan hijyen ürünleri serisinin çalışmalarının tamamlandığını belirtti.

BOREL ve BORTAM ürünleriyle el, ortam hijyeninin sağlandığını söyleyen Dönmez, yıl sonuna doğru da BORON bulaşık temizlik ürünlerinin piyasadaki yerini aldığını aktardı.

Dönmez, Türkiye'nin bor cevherini lityuma dönüştüren Eti Maden Lityum Üretim Tesisinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımlarıyla devreye alındığına dikkati çekerek, şunları söyledi:

'Yüzde yüz yerli Ar-Ge ile rafine bor üretimi esnasında ortaya çıkan sıvı atıklardan lityum üreteceğiz. Eskişehir Kırka'da hayata geçen pilot tesisimiz ilk etapta yıllık 10 tonluk üretim yapacak. Tesisimiz tam kapasite devreye girdiğinde, yıllık 600 tonluk bir üretimle Türkiye'nin lityum ihtiyacının yarısını buradan karşılayacağız. MTA bünyesinde görevleri sadece nadir toprak elementi (NTE) olan bir ekip kurduk. Cevher zenginleştirme, metalürji, kimya ve analiz konularında uzman ekibin çalışmalarıyla 7 nadir toprak elementini laboratuvar ortamında ürettik. İlerleyen zamanlarda pilot veya endüstriyel çapta tesis kurulması kurularak NTE elementlerinin 'uç ürün' olarak üretmeyi hedefliyoruz.'

Yine MTA eliyle bu sene Türkiye Yer Bilimleri Veri ve Karot Bilgi Bankası'nın (TÜVEK) temelinin atıldığını vurgulayan Dönmez, sözlerini şöyle tamamladı:

'Madenciliğimizin hafızası olacak TÜVEK'de tüm jeolojik örneklere ait analiz ve bilgileri modern arşiv ve bilgisayar ortamında saklayacağız. Ülkemizde maden arayan yerli ve yabancı kurumların yaptıkları sondajlardan temsili numuneler alarak Karot Bilgi Bankamızda kaydını tutacağız. Bu sene madenlerimizin işlenmesi için çalışmalarımızı sürdürdük. 2 bin 41 maden sahasını ihale ettik. Uç ürüne yönelik tesis şartlı 11 maden sahamızın ihalesini tamamladık. Yer altı kömür işletmelerimize 200 milyon liralık destek verdik. 900 bin metre sondaj yaptık ve havadan jeofizik araştırmalar projemiz kapsamında bu yıl 436 bin kilometrekare uçuş gerçekleştirdik. 2020'deki başarılarımız 2021'e büyük umutlarla girmemizi sağlıyor. Enerji ve tabii kaynaklar alanındaki her bir yatırım, her bir proje, her bir tesis Türkiye'nin geleceği için hayati öneme sahip. Bu bilinçle, enerjimizi bu yıl da yüksek tutarak, milletimiz için gece gündüz durmadan çalışmaya devam edeceğiz.' AA