İLKHA/ Geçen yıldan bu yana ilaç tedarik sıkıntısının katlanarak devam etmesi hem vatandaşları hem de eczacıları mağdur ediyor.
27'nci Bölge Şanlıurfa Eczacılar Odası Başkanı Eczacı Süleyman Açar, ilaç tedarikindeki sıkıntının devam etmesi halinde ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınabileceğini ifade etti.
En kolay erişilebilen ilaçlarda bile tedarik sıkıntısı yaşandığını dile getiren Açar, ilaç firmalarının devleti fiyat güncellemesine zorladığını belirtti.
Son olarak ilaçlara yüzde 37'lik bir fiyat güncellemesi yapıldığını söyleyen Açar, bu sorunun ilaç firmalarına yapılacak yaptırım ile çözülebileceğine dikkat çekti.
3-4 ayda bir ilaç tedarikinde sıkıntı yaşadıklarını vurgulayan Açar, piyasaya çıkan ürünlerin 6-7 ay önce üretildiğini söyledi.

"Eczacılarımız ilaç tedarikinde sıkıntılar yaşıyor"
İlaç firmalarının 2 ayda bir piyasadan ilaçları çektiklerini belirten Açar, "İlaç eksikliği konusu son derece rahatsız olduğumuz bir konudur. Eczacılarımız ilaç tedarikinde sıkıntılar yaşıyor. Temel günlük kullanımda çocuk ateş düşürücü şuruplar, ağrı kesiciler ve antibiyotiklerde tedarik sıkıntısı yaşanmaktadır. Bu sorunun temel nedenini biz defalarca dile getirdik. Bunun temel sebebi ilaç firmalarının politikalarıdır. İlaç firmaları, 2 ayda bir piyasadan ilaçları çekip ilaç vermiyor. Bir nevi devlete şantaj yapıyorlar. Devleti fiyat güncellemesine, zam yapmaya zorluyorlar. Devletimiz buna her seferinde boyun eğiyor." dedi.

"Sorun ilaç firmalarına yapılacak yaptırım ile çözülebilir"
Yeni üretilen ilaçların piyasaya 6-7 ay sonra çıkarıldığını ifade eden Açar, "En son geçtiğimiz hafta yüzde 37'lik bir fiyat güncellemesi yapıldı. Buna rağmen firmalar bunu yeterli görmemiş olacak ki hala ilaç tedarikinde sıkıntı yaşıyoruz. Çözümü firmaların dediğini yapmak değildir. Onların da çalışma koşullarına uygun bir takım çalışmalar yapılması gerekiyor ama şu anki sorun bundan çok daha uzaktır. Firmaların tamamen mevcut durumu suiistimal etmesinden kaynaklıdır. Bu iş artık zamla değil ilaç firmalarına yapılacak yaptırım ile çözülebilir. Geçmişte de defalarca gördüğümüz gibi zamdan sonra piyasada olmayan ilaçlar birden piyasaya çıkıveriyor. İlaçların piyasaya çıktığı zaman yeni olması gerekiyor ama piyasaya çıkan ilaçlar 6 ay 7 ay öce üretilmiş ilaçlar oluyor. Demek ki bu ilaçlar bir yerlerde stokta bekletiliyor. İlaç üretiminde sorunu yok, burada bir art niyet var. Bu konuda da devlet yetkililerini göreve çağırıyorum." şeklinde konuştu.

"İlaç tedarikinde sıkıntı yaşıyoruz"
İlaç firmalarının yapılan zamlara karşı tatmin olmadığını belirten Açar, "Yüzde 37 ciddi bir zamdır. 2022 içerisinde kümülatif olarak neredeyse yüzde 100'ü aşkın bir zam geldi. Halen maalesef firmalar tatmin olmuş değil. Yine piyasaya ilaç vermiyorlar. İlaç tedarikinde sıkıntı yaşıyoruz. Dövizde hareketlilik başladığından beri, son altı yedi yıldır yaşıyoruz. Daha öncede yılda bir zam oluyordu. Eylül, ekim aylarından başlayarak ilacı piyasadan çekiyorlardı. Şu an daha kötü oldu, 3-4 ayda bir ilaç sıkıntısı yaşamaya başladık. Son dönemlerde sıkıntıyı bu kadar çok yaşamadık. Daha önce ilaçların yüzde 5'i, yüzde 10'u piyasada yokken şu anda bu ilaçların yüzde 30'una ulaşamıyoruz. " ifadelerini kullandı.

"Eczaneye gelen her iki reçeteden birinde illa ki eksik oluyor"
İlaç tedariği sıkıntısından dolayı eczacıların ve vatandaşların mağdur olduğunu vurgulayan Açar, "Eczaneye gelen her iki reçeteden birinde illa ki eksik oluyor. Eczacı reçeteyi tamamlayamıyor. Eczaneler hastaların ilacını veremeyince sağlık açısından çok ciddi sorunlara yol açıyor. Allah muhafaza kronik hastalar da söz konusu olursa çok ciddi sorunlara yol açar. Can kayıpları yaşarsak bunun bedelini hiç kimse ödeyemez. Bir ateş düşürücüden çok sorun olmayabilir ama bir şeker hastası veya kalp hastası ilacını almadığı zaman çok ciddi sorunlara yol açabilir. En kolay bulunabilir ilaçlar olan antibiyotikler, ateş düşürücüler piyasada yoksa olay çok vahim noktalara gelmiş. Vatandaşımız ilacına ulaşamadığı zaman başlı başına bir mağduriyettir. İlaç firmalarının art niyetini görüyoruz. Devletimizin de bu konuda sadece zam yaparak değil suiistimal yapan firmalara gerekli yaptırımları uygulayarak ve gözdağı vererek bu sorunu çözmesi gerekiyor." diye konuştu.


"Bu sürecin en büyük mağduru vatandaş ve eczacıdır"
İlaç sıkıntısından dolayı eczacıların nöbet tutmak istemediklerini söyleyen Açar, "Eczacımız sürekli hastalarla karşı karşıya geliyor. Nöbette olan bir eczacı çocuğu ateşler içerisinde yanan bir vatandaşa geldiğinde 'ilaç yok' denildiğinde eczacı ile vatandaş arasında ciddi sorun oluşturur. Bu sürecin en büyük mağduru vatandaş, vatandaştan sonra eczacıdır. Bu mağduriyetlerden dolayı birçok eczacı nöbet tutmak istemiyor. İlaç sıkıntısı olduğundan ve vatandaşlar ile karşı karşıya gelmemek için nöbet tutmak istemeyen eczacılarımız var. " dedi.

"Sağlık Bakanlığını bu konuda göreve çağırıyorum"
Yetkililerin ilaç firmalarını denetlemesi gerektiğini ifade eden Açar, "Devlet yetkililerini ilaç firmalarının daha sıkı denetlemesi konusunda göreve çağırıyorum. Bu zor bir denetleme değildir. Gıda veya şeker stokunu denetlemek zor olabilir; ama ilaç stoku çok rahat denetleyebilirler. İlacın fabrikadan çıkış itibari ile bütün aşamaları kayıt altına alınıyor. O ilaç nerede ne şekilde saklanıyor, bunun takibi çok kolaydır. Sağlık Bakanlığını bu konuda göreve çağırıyorum. İşin üzerinde ciddiyetle ve titizlikle göreve davet ediyorum." şeklinde konuştu.