Bir çocuk ağlamasın mı
Yanında annesi yok.
Babası yok.
Kardeşleri yok.
Evi yok.
Yiyeceği ekmeği yok.
Susuzluğunu giderecek yudum su yok.
Oyuncağı yok.
Eli yüzü kan içinde.
Yarasını saracak kimse yok.
Etrafta bir korku.
Tir tir titriyor.
Biliyoruz coğrafyayı.
Bilmekteyiz son yüzyılını.
Ne bir ağaç kalmış ne bir duvar
Her taraf toz ve duman
Ateşler içinde şehir
Vicdanlar suskun
Bir çocuk ağlıyor kendisince
Etraf karanlık
Sinmiş korkudan kedisi enkaza
İnceden inceye süzülen alnında ıslaklık
Ağlıyor bir kız çocuğu
Sesini duyan kimse yok
Değişse coğrafyalar manzara aynı
Kapılar kapalı
Demir kuşlar ölüm kusuyor
Vahşet üstüne vahşet
Korkar mı büyüse çocuk
Yerinden kalkıyor hafiften
Bakıp karanlığın orta yerine
Gökyüzünde ışıltılar parıltılar
Kedisini alıyor son hamleyle
Çökmüş avlu duvarının altından
O kedisinin başını okşuyor
Kedisi yalıyor yarasını
Bir çocuk ağlaması diniyor
Kedisi kucağında mışıl mışıl
Rüyasında annesi babası kardeşleri
Komşuları, sokaklarındaki oyun arkadaşları
Besbelli açıkmış olmalı
Annesinden istediği ekmek
Bir parçayı bölüştürüyor kardeşiyle
Gökyüzünde kıyamet
Etrafta kimseler yok
Ev yok
Annesi yok
Babası yok
Kardeşi yok
Komşuları yok
Oyun arkadaşları yok
Sokak yerle dümdüz
Kucağında kedisine sımsıkı sarılıyor
Etraf karmakarışık
Her yer cehennem
Kendini kaybediyor
Hatırladığı annesinin sesi
Zeyneeeeeb Zeyneeeeeb
Biraz sonra kesiliyor ses
Duvar dibinde annesinden son hatıra
Dürülmüş sac ekmeği
Kedisi daha hareketli
Her ikisi ekmeğe bakıyor
Kedisinin patisinde ekmek parçası
İkisi mutlu açlığını bastırıyor
Bir kız çocuğu dört beş yaşında
Kedisiyle koyun koyuna
Gün ışıldıyor
Duvar enkazında hareketsiz iki beden
Hem kedi hem çocuk
Yedi İklim Dergisi
Aralık 2023
Filistin Özel Sayısı