Hutbenin başında Allah'ın verdiği en büyük nimetlerden birinin gençlik olduğu vurgulanarak, "Gençlik, fiziksel, ruhsal ve duygusal değişim yaşadığımız, karakter ve kişiliğimizin geliştiği bir çağdır. İnsan, geleceğini büyük oranda gençlik döneminde şekillendirir. Edep ve ahlak, sevgi ve saygı, sabır ve yardımlaşma gibi erdemler bu dönemde belirginleşir." ifadeleri kullanıldı.

Gençlerin milli ve manevi değerlerin emanetçisi olduğu ifade edilen hutbede, "Sen, İslam’ın kıymetli bir neferisin. Devletimizin ve milletimizin umudusun. Milli ve manevi değerlerimizin emanetçisi sensin. Tarihin akışını değiştiren ecdadımızın emaneti senin omuzlarındadır. Kur’an ve sünnetin rehberliğinde istikametin bellidir senin. Sen, hakikat arayışı ve tevhit mücadelesinde Hz. İbrâhim gibi olmaya namzetsin. Nefsani istek ve arzular karşısında 'Ben Allah’a sığınırım' diyen Hazreti Yûsuf gibi olmak yakışır sana. İffet ve onur abidesi Hazreti Meryem gibi olma azmi sendedir. 'Şüphesiz onlar Rablerine inanmış birkaç genç yiğitti. Biz de onların hidayetlerini artırmıştık.' ayetinde övülen Ashâb-ı Kehf gibi sarsılmayan bir duruş vardır senin özünde. Gençliğin yegâne rehberi, güzel ahlakın timsali, âlemlere rahmet Peygamberimiz (s.a.s)’in izindesin sen. Sana, O’nun kutlu mektebinde yetişen gençler gibi ilim ve irfanın, hikmet ve adaletin peşinde olmak yaraşır." denildi

"Gençlerimize zaman ayıralım"

Gençlerin büyüklerinden beklentilerine dikkat çekilen hutbede, "Gençlerimiz bizlerden fikirlerini içtenlikle dinlememizi istiyor. Kendilerine güvenmemizi, saygı duymamızı ve hedeflerine ulaşma noktasında desteğimizi bekliyor. Öyleyse gençlerimize zaman ayıralım. Onları samimiyetle dinleyelim. Sevgi ve muhabbetimizi onlardan esirgemeyelim. Onlar için güvenli bir sığınak olalım. Hazreti Ali Efendimizin de ifade ettiği gibi, onları içinde bulunacakları çağın şartlarına göre yetiştirelim. Onların heyecan ve enerjilerini İslam’ın şefkat ve rahmet yüklü mesajlarıyla buluşturalım." ifadeleri kullanıldı.

"Gençlerimizin güzel ahlaklı olması için niyazda bulunalım"

Dindar ve sorumlu bir gençlik için duanın çok önemli olduğu vurgulanan hutbede, "Rabbimizin kabul ettiği dualardan birisi de anne babanın çocukları için yaptığı duadır. Hz. İbrahim, 'Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle.' yakarışıyla Rabbinden tertemiz bir nesil istemiştir. Bizler de Hazreti İbrâhim gibi gençlerimizin alnı secdeli, dili dualı, güzel ahlaklı olmaları için Cenâb-ı Hakk’a niyazda bulunalım." ifadelerine yer verildi.

"Gençlerimiz dünyayı barış yurdu kılacaktır"

Büyüklerin her konuda gençlere rehberlik etmesi gerektiği belirtilen hutbede, "Gençlerimizin dünyayı anlama, insanın varoluş gayesini idrak etme, millet olarak bizi bir arada tutan değerlerimizi benimseme noktasında rehberliğimize ihtiyacı vardır. Geleceğimizin teminatı, yarınlara dair umudumuz olan gençlerimize dinimizi, tarihimizi, medeniyetimizi, hâsılı bizi biz yapan değerlerimizi öğretmek ortak sorumluluğumuzdur. Allah’a imanı, aileye sadakati, milletimize hizmeti, insanlığa faydalı olmayı kendine düstur edinen bir gençlik yetiştirmek ortak vazifemizdir. Unutmayalım ki, yeryüzünün imarı, güvenli bir geleceğin inşası, ilmin değerini bilen, okuyan, araştıran, tefekkür eden gençlerimiz eliyle olacaktır. Hak ve adaletten ayrılmayan, zulme rıza göstermeyen, mazlum ve mağdurun hakkını koruyan gençlerimiz dünyayı barış yurdu kılacaktır." denildi.

Hutbe, Peygamber Efendimizin bu hadisi ile sona erdi.

"Hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde Yüce Allah’ın arşın gölgesinde gölgelendireceği 7 sınıf insandan birisi de neşeyi ve huzuru Rabbine itaat ve ibadette bulan gençtir." (Mehmet Bayrak)