Röportaj: İshak POLAT - Tuğba POLAT / Foto: Mehmet DİKEÇ /Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim- Bir- Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun ile Şanlıurfa’nın eğitim sorunlarını konuştuk

MEVCUDU 60 KİŞİYİ BULAN SINIFLAR VAR

Belediyelerin yerleşim yeri açarken plan ve projelerde okulların ve sosyal donatı alanlarının yerini daha geniş bırakması gerektiğine dikkat çeken Coşkun, "İlk ve ortaokullarımızda mevcudu 50-60'ı bulan sınıflarımız var. Bu kalabalıkta verilen eğitim ne denli yeterli gelir? Şanlıurfa'da her yıl 60 bin civarında çocuk dünyaya geliyor. 500 bin Suriyeli nüfusu da hesap ettiğimiz zaman bu rakam 70-80 bine ulaşıyor. Nüfus artış hızı göz önünde bulundurulduğunda sınıflarımız yetersiz kalıyor. Biz bu sorunları ve çözüm yollarını yıllardır dile getiriyoruz" diyerek Şanlıurfa'nın eğitim sorununa çok acil bir şekilde çözüm üretilmesi gerektiğini dile getirdi.

BİNLERCE DERSLİK YAPILDI AMA YETMİYOR

Şanlıurfa'nın eğitim altyapısı olarak yıllarca ihmal edildiğini vurgulayan Coşkun, "2002 yılına kadar ilimizdeki okul ve derslik sayısı içler acısı durumdaydı. Hakkını teslim etmek lazım, AK Parti iktidarı ile birlikte Şanlıurfa'da binlerce derslik yapıldı. Buna rağmen okul ve derslik yetmiyor. 'GAP'ın Başkentiyiz' diyoruz ama binlerce öğrenci ailesiyle birlikte mevsimlik tarım işçisi olarak Şanlıurfa dışına gidiyor. Bu öğrencilerimiz 3-4 ay çadırlarda yaşayarak eğitim öğretimden geri kalıyor. Dolayısıyla GAP Projesini tamamlayarak bu ailelerin burada kalmalarını sağlayacak istihdam projeleri üretmek gerekiyor" diye konuştu.

12 Eylül 2022 tarihinde Eğitim ve Öğretim dönemi başlıyor. Şanlıurfa’da eğitimin alanında Eğitim- Bir- Sen olarak sorunlara ilişkin tespitleriniz nelerdir?

Öncelikle 12 Eylül 2022 tahininde başlayacak olan Eğitim- Öğretim döneminin Memleketimize, öğretmenlerimize, eğitim camiamıza, öğrenci ve velilerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Tabi ki eğitim öğretimin dönemine başlarken aslında sorunsuz başlama özlemi içerisindeyiz. Ama maalesef kronikleşmiş sorunlarımız var. Bu kronikleşmiş sorunları daha önce de yüzlerce defa dillendirdik. Ama bu sorunlara kesin bir çözüm bulamadık. Bu sorunları sıralayacak olursak; En önemli sorunumuz öğretmen açığımız. Eğitimin olmazsa olması öğretmendir. Öğretmen açığını kapatamadıktan sonra öğrencileri öğretmen ile buluşturamadıktan sonra biz Şanlıurfa’nın eğitim öğretimine katkı sunabilme imkânımız yok. Daha birçok sorun var ve bizim amacımız burada bunları sıralamak değil ama var olan sorunları kamuoyu ile paylaşıp nasıl çözüm bulabiliriz, sorunların nasıl üstesinden gelebiliriz diyerek bunun hesabını yapmamız lazım. Bu konuda basın kuruluşlarından çözüm önerilerimizi kamuoyuna ve yetkililere duyurulmasıdır. Sorunlarımızı çözdükçe öğrencilerimiz, eğitim camiamız daha sıkıntısız eğitim öğretim hayatı geçirecektir.

Şanlıurfa’da şu an için kaç öğretmen açığı var?

Eğitim- Bir- Sen olarak daha önce yaptığımız hesaplamaya göre 6 bin civarında öğretmen açığımız vardı. Bu yıl da 2 bin 2 bin 500 civarında öğretmenimizin tayini çıktı. Dolayısı ile bu yıl 8 bin civarında öğretmen açığımız var. Bilindiği üzere yeni yapılan okullarımız var ve bunun yanı sıra okulların çoğu ikili eğitime döndü. Yani sabahçı ve öğlenci olmak üzere eskiden olduğu gibi. Bunun sebebi öğrenci sayımız çok derslik sayımız az.

Öğretmen açığımızın yanı sıra derslik sayısının azlığı, okullarda hizmet verecek hizmetli sayısının azlığı, ulaşım, kırtasiye gibi bir çok sorun var. Eğitim Bir Sen olarak bu sorunlara yönelik çözüm önerileriniz nelerdir?

Gerçekten, sizin de belirttiğiniz gibi derslik sayımız yetersiz. Karaköprü gibi modern ve imar olarak gelişime açık bir ilçemizde bile özellikle ilk ve ortaokullarımızda sınıf mevcudu 50-60’ı bulan sınıflarımız var. Dolayısı ile biz bu sıkıntıları hep dile getirdik ve yine dile getiriyoruz. Belediyelerimiz yerleşim yeri açarken plan ve projelerde okulların ve sosyal donatı alanlarının yerini daha geniş bırakmaları gerekiyor. Devasa binalar dikiliyor ve bir binanın nüfusu hayli fazla. Bunun yanı sıra Şanlıurfa’nın nüfus artış oranı yüksek. Şanlıurfa’da her yıl 60 bin civarında çocuk dünyaya geliyor. Bunun yanı sıra 450-500 bin civarında Suriyeli kardeşimiz var ve bunlarında nüfus artış hızı yüksek. Dolayısı ile Suriyeliler ile birlikte Şanlıurfa’da toplamda 70-80 bin çocuk dünyaya geliyor. Dolayısı ile sınıflarımız yetmiyor. Şanlıurfa eğitim altyapısı olarak yıllarca ihmal edilmiş. Taki 2002’ye kadar. Hakkını teslim etmek lazım AK Parti iktidarı ile birlikte Şanlıurfa’da binlerce derslik yapıldı. Buna rağmen derslik, okul yetmiyor. Bizim bu sorunu mutlaka ortadan kaldırmamız gerekiyor. OECD yada AB kriterlerine göre bir sınıfta en fazla 25 öğrencinin bulunması gerekiyor. Bu sorunun çözüm noktası ise Hükümetin, Devletin Şanlıurfa ve Şanlıurfa gibi şehirlere pozitif ayrımcılık yapması şart. Bunun yanı sıra İşadamlarımızın eğitime katkı sunması, okul inşaatına katkı sunması hususu var. Gaziantep’i hep örnek veririz. Gaziantep’te bir çok hayırseverin yaptığı okullar var. Şanlıurfa’da ve ilçelerinde de hayırseverlerimiz eğitime destek verseler ne kadar güzel olur. Özetlersek; Şanlıurfa’da 3020 adet okul ve 24 bin dersliğimiz olmasına rağmen yetmiyor. Çünkü yaklaşık 700 bin civarında öğrenci mevcudumuz var. Bu devasa nüfusun hakkıyla eğitilmesi, topluma, ülkeye kazandırılması için bu sorunların mutlaka çözülmesi gerekiyor.

Derslik açığının kapatılması konusunda Valiliğimiz, Belediyelerimiz, STK’larımızın katılacağı bir kampanya düzenlense, Eğitim- Bir- Sen bu kampanyaya öncülük etse nasıl olur?

İyi bir fikir ama önemli olan Kurum, Kuruluş ve STK’ların yaklaşımıdır. Basit bir örnek vereyim; Pandemi sürecinde uzaktan eğitime geçildi. Yanı başımızdaki Gaziantep öğrencilere 100 bir tablet dağıtırken Şanlıurfa’mız 600 tablet dağıttı. Dikkatinizi çekerim 600 adet. Bu tür kampanyalarda insanımızın ve yöneticilerimizin eğitime bakış açısı da önemlidir. Evet kampanya konusunda plan program yapılabilir ama Üst düzeydeki yöneticilerimiz bu kampanyaya el atarsa daha faydalı olur.

Eğitim- Bir- Sen’in sürekli dile getirdiği öğretmen açığı vurgusu var ve bu açık bir türlü kapatılamıyor. Bu sorun nasıl çözülecek?

Öğretmen ataması ile çözülür. Öğretmen ataması tek başına bizi aşıyor. Bunun içinde Bakanlık nezdinde siyasi ve sosyal bir baskının oluşması gerekiyor. Son atamada 20 bin öğretmen atamasının yarısını Sayın Bakanımız İstanbul’a verdi. İstanbul’a pozitif ayrımcılık yaptı. Çünkü İstanbul’da da Şanlıurfa gibi sürekli öğretmen açığı var. Öğretmen açığının kapatılması Sayın Bakanımızın Şanlıurfa’ya pozitif ayrımcılık yaparak öğretmen ataması yaparak sorunu kökten çözmesi ile olur. Kaldı ki binlerce mezun olmuş, ataması yapılmamış, atama bekleyen öğretmenimiz var. Bu açığı kapatacak öğretmenlerimiz de var. Bunun yanı sıra Eğitim-Bir-Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığına sürekli olarak şunu söyledik; Bölgemizde görev yapan öğretmenlerimize mutlaka özlük, mali haklarında pozitif ayrımcılık yapılması gerekir. Sorun sözleşmeli öğretmenlikle çözülmeye çalışılmıyor ve biz sözleşmeli öğretmenliğe de karşıyız. Kanunla, zorla bir öğretmeni bir yerde tutmanın anlamı yok. Zor şartlarda görev yapan öğretmenlerimize bu zorlukların karşılığında ek mali ücret, ek tazminat ödenerek bu açık kapatılabilir. Bölgede kalmayı teşvik edecek tedbirlerin alınması gerekir sonuç olarak.

Öğretmen açığı ücretli öğretmenlikle kapatılmaya çalışılıyor. Ücretli öğretmenlerin sorunları ve çözüm önerileri konusunda tespitleriniz nelerdir?

Öncelikle biz ücretli öğretmenliğe karşıyız. Sonuçta; bu arkadaşlarımız üniversiteyi bitirmiş, aynı sıkıntıları çekmişiz ama atamaları yapılmamış. Eğer öğretmen ihtiyacı var ise bu arkadaşlarımızı alacaksınız. Bunun başka yolu yok. Ben ücretli öğretmenliğe ucuz işçilik gözüyle bakıyorum. Bu durum öğretmeni bir nevi ucuz çalıştırmaktır. Dolayısı ile ücretli öğretmenliğin olmaması gerekir. Biz kesinlikle tüm öğretmenlerimizin kadrolu olmasını savunuyoruz. Şanlıurfa için söylüyorum; 10 bin öğretmen açığını ücretli öğretmen ile kapatmaya çalışıyorlar ama bu arkadaşlarımız genelde kırsala veriliyor bu arkadaşlarımıza verilen 3.500- 4.000 TL. Bu paranın yarısı yol parasına gidiyor. Ya diğer giderleri geçimi ne olacak? Dolayısı ile bütün öğretmenlerimizin kadrolu olarak atanmasını istiyoruz.

Özel Öğretim Kurumlarında çalışan öğretmenlerin sorunları neler?

Özel Öğretim Kurumlarında çalışan öğretmen arkadaşlarımız da maalesef maaş, özlük hakları ve diğer hakları konusunda sıkıntı yaşamakta. Burada çalışan öğretmen arkadaşlarımızın da haklarının korunması, aldıkları maaşların kadrolu öğretmenlerin maaşlarına göre düzenlenmesi yapılması gerekir. Bu kurumlarda çalışan binlerce öğretmen arkadaşlarımızın kaydolan öğrenci ücretlerine göre mağduriyet oluşturmadan maaşlarının ve özlük haklarının iyileştirilmesi, devletin öğretmene verdiği en az maaş kadar maaş verilmesi gerekir.

Öğretmene verilen maaşı yeterli buluyor musunuz?

Öğretmene verilen maaş yeterli değil. Verilen maaş artan hayat pahalılığı karşısında eriyor. “Eli öpülesi öğretmen” diyoruz ama öğretmeni mağdur edecek, sıkıntıya sokacak bir duruma düşürmek kesinlikle kabul edilebilir bir durum değil. Öğretmenin geçimini rahat sağlaması gerekiyor ki kendisini sürekli güncelleyebilsin, zihnini eğitime rahatlıkla odaklayabilsin. Açlık ve yoksulluk sınırına bakarsak maalesef bu sorun halen devam ediyor diyebiliriz.

Şanlıurfa’da başta öğretmenler olmak üzere memurların gidişlerinin en büyük sebeplerinden birisi yüksek kira ve konut fiyatları. Öğretmenlerimizi Şanlıurfa’da tutabilmek için bu konuda bir çözüm öneriniz var mı?

Maalesef önemli bir konuya temas ettiniz. Şanlıurfa’da artık 2-3 bin TL’ye kiralık ev bulamıyorsunuz artık. Bugün 4-5 bin TL ev kiralarından bahsediliyor. Yeni göreve başlayan bir öğretmenin maaşı 9 bin TL’yi buluyor bulmuyor. Bu maaşın yarısı kiraya gittikten sonra kalan para ile nasıl geçineceksiniz? Dolayısı ile ev sorunu her yerde mevcut. TOKİ’nin bu sorunu çözmek için girişimleri oldu son dönemde. Ama TOKİ’nin ev fiyatlarında da baktığınız zaman fiyatları ortada. Sonuç olarak; ucuz konut üretimi ile bu sorun çözülmelidir.

Şanlıurfa Türkiye’nin en genç nüfusuna ve aynı zamanda en yüksek genç işsiz sayısına ev sahipliği yapıyor. Bu konuda mesleki eğitim çözüm olarak görülüyor. Şanlıurfa Mesleki Eğitim konusunda nerede?

Gerçekten çok önemli bir noktaya temas ettiniz. Genç nüfusun en yoğun olduğu ve yaş ortalamasının 21-22 olduğu bir şehirden bahsediyoruz. Nüfus yaklaşık 2,5 milyonu aşmış durumda ve en önemli sorunlarımızdan birisi işsizlik. Bu işsizlik neticesinde mevsimlik tarım işçisi çocuklarımız var. Ailelerimiz işsizlikten dolayı başka şehirlere gidiyor ve dolayısı ile öğrenci çocuklarımızın da eğitimleri aksıyor. Valiliğimiz, Belediyelerimiz fabrikalar kurarak bu soruna çözüm üretmeye çalışıyor ama hali hazırda henüz bir şey göremedik. İşsizlik sorununa çözüm olarak gençlerimiz bir gün okulda dört gün işyerlerinde çalışarak bir düzenlemeye gidildi. Milli Eğitim Bakanımızın bir meslek Hocası olmasından kaynaklanan bir adım bu. Böyle bir adımın atılması iyi. Ama Mesleki Eğitim okulu olarak Şanlıurfa’da iki okul var. İlçelerde de de birer tane olduğunu varsayarsak bu sayı Şanlıurfa için yetersiz. Her ne kadar Meslek Liselerinde birer sınıf açılmış ise de buda yetersizdir. Soruna kalıcı çözümler üretmemiz gerekiyor. Gençlerimizi geleceğe hazırlayacak onların enerjisini üretime, güzel şeylere yönlendirecek kalıcı çözümler bulamamız gerekiyor.

Bütün bu konuştuklarımızın ışığında Şanlıurfa eğitimde en gerilerden nasıl ve ne zaman kurtulacak?

Yaramıza tuz bastınız. Bir eğitimci, bir öğretmen olarak 30. Yılıma giriyorum. Ha keza sendikacılığın da her aşamasında uzun zamandır içinde bulunuyorum. Bahsettiğimiz 6-7 sorunumuz geldiğimiz noktada yine aynı. 2000 yılında bahsettiğimiz sorunlardan 2022’de yine bahsediyoruz, dile getiriyoruz. Gönül isterdi ki bu sorunları çözmüş olalım, bunlardan bugün bahsetmiş olmayalım. Keşke yıllar içinde bu sorunların bir kısmı çözülseydi de bugün birkaç tanesinden bahsetseydik. Ama maalesef yine sorunlarımız aynı sorunlar. Bu sorunların kesin çözülmesi lazım. Tüm öğretmenlerimiz tüm bu sorunlara rağmen bilgi, beceri ve yeteneklerini kullanarak çocuklarımıza faydalı olmaya çalışıyorlar. Gönül isterdi ki böyle sorunların karşısında aşırı bir performans harcamadan bilgimizi, birikimimizi öğrencilerimize aktarabilelim. Çözüm noktasında ise ben yine çözümü Siyasilerimize, yerel yöneticilerimize, Devleti yönetenlere atfedeceğim. Çünkü kesin çözüm oradan kaynaklanan bir çözüm olacak. Mesela öğretmen atamasını yapan kurum Milli Eğitim Bakanlığıdır. Valiyi de zorlasanız, Belediye Başkanını da zorlasanız pek etkisi olmaz çünkü atamayı, planlamayı yapan Bakanlıktır. Ama Vekiller devreye girip bu talepleri aktarıp etkilerini yoğunlaştırırlarsa mutlaka Bakanlık pozitif bir ayrımcılık yapar, öğretmen açığımızı kapatabilir. Bununla beraber GAP’ın başkentiyiz diyoruz ama binlerce mevsimlik tarım işçisi Şanlıurfa dışına gidiyor ve binlerce öğrencimiz 3-4 ay eğitim öğretimden geri kalıyor ve hijyenik olmayan ortamlarda çadırlarda yaşamak zorunda kalıyor. GAP Projesinin bir an bitirilmesi ve ailelerimizin burada kalarak geçimlerini sağlaması ve bu öğrencilerimizin de eğitimden geri kalmaması gerekiyor.

Tam burada soralım; bu sorunların çözümü için Eğitim- Bir-Sen olarak verdiğiniz mücadeleyi yeterli buluyor musunuz?

Tabii yeterli buluyoruz. Neden derseniz? Biz sendika olarak sorunları tespit ederek çözüm önerileri ile birlikte Genel Merkezimize, Siyasilerimize, ilgili kurum ve kuruluşlara elimizin ulaşabildiği yerlere ulaştırıyoruz, söylüyoruz. Sendika olarak bizim görevimiz sorunu tespit etmek, kaynağına havale etmek, ve kaynağın çözüme yönelik bir şey yapması ile ilgili kamuoyu baskısı oluşturmaktır. Sendikanın elinde bir sihirli değnek yok ki. Eğitim- Bir- Sen olarak Şanlıurfa’da yaklaşık 10 bin üyemiz Memur- Sen olarak ta toplamda 23 bin üyemiz var. Sendika olarak görevimizi sağlıklı, gerçekçi, topluma ve insanlığa faydalı olarak yaptığımıza inanıyoruz. Yaptıklarımız da ortadadır. Sorunların çözümü için kamuoyu oluşturarak siz basın mensupları ve basın kuruluşları aracılığı ile her tarafa yayarak sorunu çözecek kaynağın harekete geçmesi için çalışmalarımız hali hazırda da devam ediyor. Bu toplumun sağlık, eğitim, ulaşım, işsizlik, konut gibi tüm sorunları hepimizin sorunları ve sorunların çözümü için insani anlamda da Sendika olarak ta dile getiriyoruz ve dile getirmeye de devam edeceğiz.

Eklemek istedikleriniz nelerdir?
Röportaj imkânından dolayı size ve GAPGündemi Gazetesi yazı ailesine teşekkür ederim.

Eklemek istediklerim şunlardır; birincisi öğretmenlere verilen promosyon var.. Promosyon anlaşmaları konusunda yetkili sendika olarak Eğitim- Bir-Sen var. İl Milli ve İlçe milli Eğitim Müdürlükleri bu tür anlaşmaları yaparken bizde orda Sendika olarak gözlemci olarak bulunmaktayız. Altını çiziyorum gözlemciyiz. Enflasyonun artması, alım gücünün düşmesi neticesinde bizlerde aldığımız promosyonun arttırılmasını talep ediyoruz. Talebimizi İl Milli Eğitim Müdürümüze aktardık ilgi gösterdi ve bankalara bir yazı gönderdi. Ama bankalar bu konuda geri adım atmayacaklarını ve promosyon ücretini güncellemeyeceklerini bildirdiler. Bankalar en çok kar elde eden kurumlar. Bizde bu noktadan sonra imkânlar ölçüsünde mahkemeye vererek hakkımızın teslimi için mücadele vereceğiz.

İkinci konu ise; kariyer basamakları sınavı. Uzman öğretmenlik, Baş Öğretmenlik olarak kamuoyunun bildiği konu. Biz kesinlikle bu sınavın yapılmasına karşıyız. Böyle bir sınav olmamalı. Bizim talebimiz Eğitim- Bir- Sen’nin 6. Toplu Sözleşmede almış olduğu karar gereği; 8 yılını dolduran Öğretmen Uzman Öğretmen olsun, 12 yıl görev yapan öğretmen de Baş Öğretmen olsun. Gerçekten olması gereken makul süreç budur. Eğitimin tamamlayan meslektaşlarımıza bu kariyer basamakları sınavsız verilmelidir.

Birde bu aralar almamız gereken eğitim öğretim tazminatımız vardı. Geçen yıl 1.250 TL kırtasiye gideri adı altında. Enflasyonun bu kadar arttığı bu ortamda bu eğitim öğretim tazminatının güncellenmesi ve tüm eğitim çalışanlarına verilmesi gerekiyor.

Bunları da dile getirdikten sonra inşallah eğitim- öğretim alanındaki sorunların çözüldüğü yeni bir eğitim öğretim yılı görmek dilekleri ile 2022-2203 Eğitim Öğretim Yılının öğrencilerimize, öğretmenlerimize, velilerimize ve tüm eğitim camiamıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.