Her şey Gazeteci Ömer Dodanlı'nın, 72 Milyon Euroluk bir fabrikanın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın girişimleriyle Şanlıurfa'dan Yozgat'a kaydırıldığını köşesine yazmasıyla başladı. Gündeme adeta bir bomba gibi düşen bu haber, yerel medya ve muhalefet tarafından büyük ilgi gördü. Öyle bir duruma geldik ki bir hafta boyunca Şanlıurfa'nın gündemi bu haber oldu.

Şanlıurfa'nın Türkiye'nin batıya mevsimlik göç veren illerin en başında gelmesi ve ayrıca işsizliğin en fazla olan illerin başında gelmesi elbette bu gündemin en büyük sebebiydi. Yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlayacak bir projenin hem de altyapı kazısını yaptıktan sonra çekip gitmesi Şanlıurfa için büyük bir kayıp olsa gerek. Neden kayıp olmasın ki? Bu proje hayata geçseydi yüzlerce aile, mevsimlik işçi olarak batı illerine gitmeyecekti. Binlerce çocuk eğitimden geri kalmayacaktı. Binler genç iş sahibi olacaktı.

Burada en büyük problem bu projeyi ilde tutması gereken Şanlıurfa OSB'nin üstüne düşeni yapmamış olması ikincisi; halk tarafından haklarını savunmak, memleketine yatırım yapmak için vekil! olarak seçilen 14 milletvekilinin bu konuda sessiz kalması. İnanın bunu anlamakta zorlanıyorum. Günlerdir bu konu gündemde ama konuşması gerekenler tek kelime konuşmuş değiller.

Beklenen açıklama yetkililerden değil firmadan geldi. Dodanlı'nın baskı sonucu açıklama yaptırdı dediği firma, iddia edildiği gibi Oktay'ın aracılığıyla değil; yerin yeterli olmamasından dolayı gittiklerini açıkladı.

Tartışmalar devam ederken bir iddia da Yozgat medyasından geldi. Yozgat medyasında yer alan habere göre; firmanın açıklamasında ileri sürdüğü yer yetersizliği nedeniyle değil de firmanın yanına yapılması planlanan, 'Bio dizel' yanıcı madde imal edecek olan bir firmaya yer tahsisinde bulunulması nedeniyle Yozgat'a gidilmiş.

Şimdi Şanlıurfa'nın hemen hemen her konuda neden geri kaldığını daha iyi anlamış olduk. Hatta bu gündeme gelen aslında devede kulaktır. Daha gündeme gelmeyen ya da getirilmeyen nice kayıp proje var. Elbette bunları yazmak, gündeme getirmek her yiğidin harcı değildir. Bu cesur ve kaybedecek bir şeyleri olmayanlar tarafından ancak yazılabilir. Şanlıurfa'da bu insanlara çok ihtiyaç var. Gazeteci Ömer Dodanlı kardeşimi bu anlamda tebrik ediyorum.

Ayrıca Şanlıurfa Valisi Salih Ayhan'ın konuyla ilgili Gazeteci Dodanlı'dan gerekli tüm bilgileri aldığı ve OSB konusunda gerekli adımların atılacağı iradesini beyan etmesi ilimiz umut verici bir durum.

Bu tartışma devam ededursun ben daha bir ay önce Ankara'daki bazı temaslarımda, bir müsteşardan bizzat duyduğum benzer bir olayı anlatayım. GAP'ın Başkenti Şanlıurfa'da yaşayan biri olarak müsteşar beye GAP Projesini neden bu kadar geciktiğini sordum. Tabi müsteşar bey proje ile ilgili veriler ışığında çok önemli bilgiler verdi. Sonra da gecikmenin farklı sebepleri olduğunu ama en önemli sebebinin politik/siyasi olduğunu ifade etti. Ben politikten neyi kastettiğini sorunca istemeyerek de olsa geçmişten gelen bölgeye yönelik negatif yaklaşımı ve en son olarak da önceki Bakan döneminde GAP'a ayrılan paranın başka illerdeki projelere kaydırıldığını söyledi.

Düşünebiliyor musunuz? Birileri kalkınma adına köylerinizi, geçmişinizi kısaca tarih ve kültürünüzü yok eden bir proje yapacak ama sonra bu projeden elden edilen paralar, bu proje dururken başka illere kaydırılacak. Hatta bu da yetmeyecek bu proje için ayrılan bütçe de başka illere verilecek. Allah aşkına bu memleketin hiç mi sahibi yok?

TZMO Şanlıurfa Şube Başkanı Abdullah Melik beyin deyimiyle: "40 milyar doların üzerinde gelir elde etmiş. Eğer GAP ile kazanılmış para yine GAP için kullanılmış olsaydı çoktan bitmiş olurdu."

Son söz olarak; Şanlıurfa'da bu milletvekilleri ve çözüm üretemeyen bürokratları olduğu ve halk da bu tip insanlara prim verdiği sürece bu memleketin bir yere gelmesi mümkün değildir…