Şair Ahmet Telli'inin, dizeleriyle girizgâh yapayım

''Ve ölesiye bağlıyızdır, sevdamızı paylaşan uzak ve yakın dostlara
Ki ahde vefa denilen şey, bizimle girmiştir kitaplara''
       
Allah'u Teâla, "Mallarını gece ve gündüz, gizli ve açıkça infak edenler (sadaka verenler) yok mu? İşte onların Rableri katında ecir ve mükâfatları vardır. Onlara herhangi bir korku yoktur. Onlar hiçbir zaman mahzun (üzgün)  da olmayacaklar."( Bakara -274) Bu özelikleri taşıyan sevdaları, sevdamızı paylaşan şahsiyetlerin (Hacı Muhammed gibi)  sayısını artırsın. İnşallah bu zümrenin ön safında yer alacaklar. Zira Allah'ın vaadi bu yönde, "O" vaadine sadıktır.
      
 Hacı Muhammed, yalın ayaklarıyla koşmuş tarla tarla. Duymuş ve yaşamış, çıplak toprağın, çıplak insanın yasını. Kulak vermiş hoyrata, kavala. Durmuş toprak üzerinde namaza. O bu toprakların bağrı yanık insanıdır. Yüreğinde nakış, acı var bizden. Görmüş dehşetini, tipinin acısını, yarı çıplak çocukların ağlanacak hâlini. Camii inşa edip, imarethaneleri tamir eder. Odun dağıtır, aynî ve nakti yardımlarla garibanlara misafir olur. Lakin bunu sezdirmez. Çünkü "bohem" lüks bir hayatı yoktur. Tam bir saha insanı, "desinler" ve riyadan kaçındığı için görünmez.
      
 Vefalı, güleç yüzlüdür. İslâm "zahire hüküm eder" sözü gereği Allah'a yakındır. Tahminimiz bu yönde ki öyledir. Zira Rabbimiz "sevdiği kullarını" kendi ile meşgul eder. Ufku geniş ve sevdalıdır ufuklara. Bakışları şahince, İslam persfektifinden bakar olaylara.   
 
Sade bir hayat yaşar. DP Milletvekili Osman Yüksel Serdengeçti'ye benzerliğiyle bilinir. Bir çift ayakkabı ve tek elbise ile yıllarca idare eder. Bilir dünyada ve memlekette bunca fakir fukaranın olduğunu. Dertlidir, çünkü davası vardır. Kızgınlığı ve öfkesi bundandır. Mademki yar vardır, aşk celladından bir şeyin çıkmayacağını teslimiyetle bilir. Teslimiyetin sebebi, "hepimizi ve onu" yakıp yıkan bir nazarın olmasıdır. Üstat Sezai Karakoç'un ifadesiyle o şarkıya, sevdaya özenip söylenecek mısralar vardır.
        
Hakkında yazılmış bu yazıyı duysa; bilirim, belki az da olsa gücenir. Çünkü gösterişten uzaktır. Amma velâkin bu değerlerin (cevherlerin) bilinip tanınması gerekir. Birçok zengine örnek olması babından elzemdir. Hele mala, mülke tapan büyük servet sahibi Müslümanların Hacı Muhammed DURMUŞ'a bakıp, fırsat eldeyken, kendilerine çeki düzen vermeleri lâzımdır. Allah bu mangal gibi yüreğe sahip olan ağabeyimize uzun ömürler versin. Yürüyen nasihattır. "Din nasihat" olduğuna göre "lisani hâl" ile temsil etmek en makbuludur .
      
Lügatında "yok" yoktur. İslâmiyetin merhametiyle donanmış bir yufka kalbi vardır. O yüzden elinde olmasa bile, yok demez. İnşallah der, süre verir. Bir çürük ipliğe, bunca sahte hülyanın dizilmiş olduğu, meydanın cinsi bozuk, ahlâkı fena, sapıklarla işgal edildiğini, yüreğinin derinliklerinde hisseder. Ölüm düşüncesinin bizi sardığı böyle bir ortamda, verilmemiş hesapların arefesinde, seni nasıl anlatayım. Güzel adam! 

Rabbim seni korusun. Vesselâm…