SORU: Avukatım, avukatlar kimi savunur?

CEVAP: Güzel soru… Bana yakışacak güzel bir cevap vereyim: Avukatlar haklı olanı değil, paralı olanı savunur!

Haklısın ama paran yok; ne yapayım, bin haklı ol… Paran olmadıktan sonra niye seni savunup kendimi boş yere yorayım ki, ne yani hayır kurumu mu işletiyoruz!

Haksızsın ama paran var, hoş geldiniz efendim, bin haksız olun, herkesin savunulma hakkı vardır ve bu minvalde sizin de elbette savunulma hakkınız ve de savunulacak tarafınız vardır, siz yeter ki paradan bahsedin! 

Bu kadar açık mı konuşuyorsunuz? Ee, açık ve net konuşuyorum ya; gerçekler isot gibi acıdır!

Bilmeyen de sanıyor ki, başınıza bir olay mı geldi, mesela bir haksızlığa ve hukuksuzluğa mı maruz kaldınız; gideceksiniz avukatın yanına ve avukat da hemen o haksızlık ve hukuksuzluğu gidermek ve adaletin yerini bulması / adaleti tesis etmek için çırpınacak, çalışacak, koşturacak… Ne alaka! 

Avukat önce sorar: Bey amca veya hanımefendi, avukat tutacak paran var mı? Paran varsa senin derdin ile hemhal olur, paran da yoksa yüzüne bakmaz… Parasız adam, gereksiz adam! 

Evet, avukat, bu işi adalet yerini bulsun diye değil, cebi para görsün (maişetini temin etsin) diye yapar. Avukatlığa çok ulvi / kutsal mana ve anlamlar yüklemeyin yani…  

Adına ücretsiz / CMK avukatı denen avukatın bile devletten de olsa aldığı bir ücret vardır; kim bedavaya iş yapıyor!