21 Haziran Babalar günü…

İster kapitalizmin tüketim oyunu deyin isterseniz başka bir şey ama bir baba olarak yılda bir kez olsa da hatırlanmak galiba her babanın nefsine hoş geliyor.

Öyle ya kendileri için çırpındığınız hayatınınız gayesi çocuklarınız yılda bir kez de sizi hatırlaması, minik bir hediye vermesi, yanağınıza bir öpücük kondurması hangi babanın hoşuna gitmez ki?

Babalar ki ; evlatlarının kahramanı, ailelerinin direği, koca çınarı.

Babalar ki ; hayat mücadelesinin sessiz kahramanları. Yıkılmayan, yılmayan, yakınmayan her şeye rağmen dimdik ayakta.

21 Haziran Babalar Günü..

Allah hepimizin evlatlarını ailesine, vatanına, milletine hayırlı evlatlar eylesin inşallah. Allah olmayanlara hayırlısını nasip etsin inşallah.

Evlatlarımız hatırlarlarsa, gelecekler babaların ellerini öpecek, yanaklarına öpücük konduracak, belki de harçlıklarından, annelerinden tırtıkladıklarından, babalarından aşırdıklarından mütevazi bir hediye takdim edecekler.

Ya evladı olmayanlar..

Ya evladını kaybedenler, şehit anneleri, babaları..

Evladı ağır engelli olanlar..

İşte, bana Babalar Günü her nedense bunu hatırlatır.

Bir evladın babasını mezara gömmesi hayatın akışında olağan bir şeydir ama bir baba için evladını gömmek dünyanın ağır imtihanıdır.

Gazeteci olarak onlarca röportaj yaptım, hayata dokundum. Ama Psikolojik olarak en yıpratıcı röportajlarımı engelli babaları ile yaptım.

Bir şehit cenazesinde evladının tabutuna sarılıp, usulca ' oğlum seninle kavlimiz böylemi olacaktı?) sözlerinin ağırlığını omuzlarımda, yüreğimde hissetim

Dağ gibi erkeklerin 'evladım' dendiği zaman oyuncakları alınmış çocuklar gibi hüngür hüngür ağladıklarına şahit oldum.

Bir SSPE hastası babanın yıllardır yatalak olan ve sadece gözleri açık olan evladı için ' Bana bir kez baba diyeydi.. Bir kez sarılabilseydi, Orada öleydim, her şeyimi vereydim. Hayatımda başka bir şey istemezdim' sözlerine tanıklık ettim.

Babalar günü bana bunları hatırlatıyor..

Son sözüm evlatlara; sizin için çırpınan, acılarını, mutluluklarını, zafer ve yenilgilerini içlerinde yaşayan ama dimdik ayakta durmasını bilen babalarınıza kocaman ama kocaman sarılın.

Evlatlarını bu vatan uğruna şehit vermiş babaları, evladım diye sarılacak birileri olmayanları, baba diyebilecek babaları olmayanlar var.

Bunları düşünün ve babanıza, babalarına baba diyemeyenlerin de yerine kocaman sarılın.