Yazıma bekarlık sultanlıktır diyerek başlamak istiyorum. Sultanlıktan ötesi var mı? Yok, tabi ki. Peki, bekarlık sultanlık ise insanların bundan öte ne beklentileri olur ki evlilikten. Evlilik nedir. Evlilik bir kadınla bir erkeğin aynı çatı altında yaşamaya karar verip yuva kurmalarıyla oluşur. Farklı kültürlerden gelen, farklı aile yapıları olan iki ayrı cinsin aynı evi paylaşmaları aynı yastığa baş koymaları, iyi ve kötü günde biri birlerinin yanında olmaları, maddi manevi biri birlerine destek verdiği.
Sevgi, saygı, bağlılık ve güven ortamının olduğu, toplumumuz unda çok önem verdiği bir kurumdur evlilik. Evlilik iki insanın alışkanlıklar nedeniyle devam ettireceği bir kurum değildir. Evlilik gibi önemli bir kararı vermeden önce gençlerin evlilikten ne anladıklarını ne beklediklerini sorgulamaları gerekir. Hayatınızda seveceğiniz, güveneceğiniz, birlikte ağlayıp birlikte gülebileceğiniz birlikte bir hayat süreceğiniz birilerinin olması evliliği kutsallaştırmaktadır.
Evlilik bir takım özgürlüklerin kısıtlandığı bir yuva olarak değil. İki kişinin Mutlu bir beraberlik yaşadığı ve bu beraberlikle birlikte çoğalan çoğaldıkça mutlulukları artan bir yuva olarak düşünülmelidir. Her insanın evlilikten beklentileri farklıdır. Bazıları için evlilik eş tarafından sevilmek, sayılmak, ilgi, şefkat görmek güven içinde mutlu mütevazı bir hayat yaşamaksa, bazıları için toplumda iyi bir konuma gelmek, bazıları için zengin bir hayat sürmek, bazıları içinde aile baskısından kurtulmak, bazıları içinde vur patlasın çal oynasın bir hayat sürmek… gibi.
Herkesin evlilikten farklı beklentileri vardır. İnsanların ayakları yerden kesilir. Kendilerini tozpembe bir dünyada zannederler. Evliliklerde fazla beklenti içinde olmak yanlıştır. Ayaklar yeden kesileceğine daha sağlam yere basılmalı hayal dünyasında fazla dolaşmadan gerçekler göz ardı edilmemelidir. Gerçekte her iki cinsin de evlilik beklentileri temelde birbirinin aynıdır: Huzur verici, güven verici bir yaşam sürmek, bu evlilikte doğal olandır. Eşler arasında iyi bir duygu alışverişi, saygı sevgi varsa mutlu bir evliliği yakalamak mümkündür.
Evlilik pahalı elbiseler giymek. Pahalı mücevherler takmak, olmayacak şeyleri istemek, Her gece yemeğe çıkmak, her gün sokakları aşındırmak, son model arabalara binmek, sıs sık ev eşyaları değişmek, tatillere çıkmak, hava atmak değildir. Evlilik hayal dünyasından uzaklaşıp ayaklarının yere basmasıdır. Yağını yorganına göre uzatmak, sevgi saygı çerçevesi içinde mutlu mesut bir şekilde gerçeklerle yaşamaktır.
Evlilik biri birini sahiplenmede değildir. Kimse kimsenin sahibi de değildir. Malı da değildir. Aylarca da yıllarca da nişanlı kalsan evlenince karşındakinin değişik kişiliğiyle karşılaşıyorsun. İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur. Evlilikte eşlerin biri birlerini değiştirmeye çalışmaları yerine biri birlerine uymaya çalışmaları ve biri birlerini oldukları gibi kabul etmeleri ve saygı duymaları daha uygundur. Aksi olursa evlilikte kavgalar gürültüler başlar.
Eşler hayatı biri birine zehir eder. Evlilik kendi fikrini karşındakine zorla kabullendirmek değil. Sağlıklı ve duygusal anlamda olgun insan değiştirilmesi mümkün olmayan gerçekleri oldukları gibi kabul eder, ama değiştirilmesi mümkün olan gerçekleri değiştirmek için de elinden gelen tüm çabayı gösterir. Dediğimiz gibi her insan farklı kişiliklere sahiptir. Her insanın yetişme biçimi, içinde yetiştiği çevre koşulları ve etkilenme biçimi farklıdır. Bir evliliğe karar vermeden önce çok iyi düşünmeliyiz görünüşe asla aldanmamalıyız. Paraya pula önem vermemeliyiz.
Bir kız arıyoruz ilk sorumuz çalışıyor mu, kadrolumu kızımızı istiyorlar işi ne zengin mi diye soruyoruz. Günümüzde artık ahlak, kişilik aile din iman değil de, para, pul, servet meslek, evliliklerde ön plana çıktığından, evlilikler de bir çırpıda bitirilebilmektedir. Kadın olsun erkek olsun Evliliğin ne olduğunu getirilerini götürülerini fedakarlıklarını düşünerek karar vermeli.
Annelik, çocuk yetiştirmek nasıl bir sanatsa bir evliliği uzun yıllar sürdürmekte bir sanattır. Bir evliliğe karar verirken evliliğin kutsal olduğunu da asla unutmamalıyız.
Sevgiyle kalın.