M. Sarmış: Urfa ve Kısas müziği arasındaki farkları sormuştum...
M. Acet: Evet, gelelim Kısas ve Urfa müziğinin farklarına… Kısas'ta bağlama esastır. Eskiden keman da olurdu. Ama deyiş tarzında çalınırdı. Şimdi yok. Cem evinde ritim de olmaz. Sadece bağlama ailesi var; bağlama, cura... Bizde akort da farklıdır. Bağlama akordu olacak. Urfa müziğinde ise saz çeşidi zengindir. Bağlamanın yanı sıra diğer halk müziği çalgıları, sanat müziği çalgıları, kanun, ud, cümbüş ve diğerleri vardır. Sonra deyişler bir eğlence müziği değildir. Eğlenmek için çalınıp söylenmez. Alkış eşliğinde de söylenmez. Düğünlerde, kına gecelerinde Urfa müziği okunur. Deyiş ibadetin bir parçasıdır. Mesela duvaz imam… Her yerde gelişigüzel okuyamazsın. Cem evinde okunurken oturuşuna bile dikkat edeceksin. Dizüstü oturacaksın. Eller de dizin üstünde duracak. Aksi takdirde hemen seni uyarırlar. Niye? 12 İmama saygıdan dolayı… Sen bir içki âleminde gel duvaz imam söyle… Olmaz! Yani bizim müziğimiz eğlence müziği değil.
M. Sarmış: Yanlış bir şey söylersem kusura bakmayın. İçkili meclislerde müzik yok mudur? Deyiş okunmaz mı?
M. Acet: Var. Cem evi dışında, eğlenmek için bir araya geldikleri zaman bağlama çalıp deyiş okurlar. Olur öyle şeyler. Fakat yine de bildiğimiz şekilde içilmez. Bir kere gençlerin alkol tüketmesine benzemez. İçkiyi bir dem olarak alırsın. Bir yudum alsan kâfidir. Hatta onu da kimse görmesin diye bardağı avuç içine alıp öyle içerler.
M. Sarmış: Bazı köylerde alkol üretildiğini biliyoruz. Kısas'ta da üretenler var mı?
M. Acet: Az da olsa var. Son zamanlarda alkol pahalı olduğu için yapanlar oluyor.
M. Sarmış: Semah ne demek?
M. Acet: Semah, Arapça bir kelime. Sözlük anlamı dinleme, dinleti. Bizde ise uçmak, Hakk'a ulaşmak anlamındadır. Cem evlerinde yapılan ibadetin bir parçasıdır. Müzik ve nefesler eşliğinde erkek ve kadınlar bir halka oluştururlar. Ellerini açarak ilahi aşkla dönerler. Aslında bütün evren semah döner. Onun da kendi içinde ağırlama, yürütme ve yeldirme bölümleri vardır. Ancak semah ibadetin bir parçasıdır, hepsi değildir. Duvaz imamlar okunur. Sonunda tevhid bölümü vardır. Tevhid çekilir.
M. Sarmış: Duvaz imam ne demek?
M. Acet: Duvaz, Farsça'da on iki anlamına gelen düvazdeh kelimesinin kısaltılmış hali. Duvaz imam ise 12 İmam'ı öven deyişlere, nefeslere denir. İçinde 12 imamın ismi geçer. Bir çeşit nazım şeklidir.
M. Sarmış: Şimdi artık size gelebiliriz. Esas isminiz Mehmet Acet. Kul Mehmet da deniliyor. Kul ifadesi başka âşıkların adında da geçiyor. Kul Nesimi, Kul Himmet gibi…
M. Acet: Allah'ın kulu demek. Kulluğu vurgulamak için kullanıyorlar.
M. Sarmış: Mahlasınız ise Sefaî. O mahlası alışınız nasıl oldu?
M. Acet: 1973 yılındaydı. Hacı Bektaş'a ilk gidişim. Orada Hacı Bektaş soyundan pirimiz Feyzullah Ulusoy postnişin. Yazılı olarak bir şiirimi verdim. Mahlas istiyorum dedim. Yani talebimi şiir şeklinde ilettim.
M. Sarmış: Gelenek öyle midir?
M. Acet: Yok, gelenek öyle değildir. Sen okursun, o da sana bir mahlas verir.
M. Sarmış: Hayır, şunu anlamak istiyorum. Her şaire piriniz mi mahlas verir. Bir şair veya âşık kendi kendine benim mahlasım şudur diyemez mi?
M. Acet: Diyebilir tabii. Bazen ustası da verebilir.
M. Sarmış: Ama siz pirinizden talep ettiniz.
M. Acet: Evet. Şöyle bir şiir yazıp kendisine ilettim:
"BİR İSİM İSTERİM
"Gül yüzlü sultanım mâh cemaline
Üryan olup niyaz etmeye geldim
Görenler salavat verir nuruna
Himmet sizden ola dermana geldim
Ecdadınız Hünkâr pirlerin piri
Efendim sizlerde buldum gevheri
Mahrum etme bizi ey yüce veli
Âb-ı kevserinden kanmaya geldim
Aşk ile niyazım Pirim sanadır
Sıdk ile sevenler bahtiyar kuldur
Kapına gelmişim istersen öldür
Lal-ü gevherinden almaya geldim
Cümlenin murazı verici sensin
Dertlilere deva kılıcı sensin
Darda kalanlara himmet edersin
Bir müşkülüm vardır sunmaya geldim
Sendedir her türlü derdin ilacı
Cümle evliyanın sensin ser tacı
Bütün âşıklara isim verici
Bir isim isterim almaya geldim"
M. Sarmış: Sonra ne oldu?
M. Acet: Pirimiz şiiri almış, okumuş. Ertesi sabah Ankara'ya yolcuymuş. Bir pusula yazmış, "Bunu Memed'e verin." diye eve bırakmış. Alıp okudum. "Bundan sonra senin mahlasın "Sefaî" yazıyor.
M. Sarmış: Niçin Sefaî? Anlamı nedir?
M. Acet: Saf kelimesinden geliyor. Temiz, berrak, gönlü şen…