"Allah'a dayan sa'ye sarıl hikmete râm ol 
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol"
{Muhammed Akif ERSOY}
Bu bir acı hatıradır gönlümüzde bizi derinden yaralayan.
"Karaköprü narlarıyla ünlü sevimli yerdir hala birçoğu için. 
Bazıları için ise narlı derenin serinliği vazgeçilmezdir.
Kimileri ise vurgundu tatlı su pınarlarına, dağına, taşına…
Ve kimileri de şimdi tutkun topraklarının çok para etmesine, rantına…
Karaköprü; ama hala yerli halk için bir manevi bir değerdir aslında başkaları anlamasa da…"
Yazımın alt kısmında Karaköprü, Şanlıurfa, Ondokuz Kasım İkibinonbir Cumartesi diye not düşmüşüm. Sabahın erken saatlerinde yazdığım bir siyasi analiz yazısıydı GAP GÜNDEMİ Gazetemizde, Columnist's olarak yazdığım… 
DEĞİŞEN HİÇ BİR ŞEY YOK MAALESEF.
O gün neyse, ne yaşanıyorsa, şimdilerde aynı…
Dostların; daha doğrusu dost bildiklerimiz, zannettiklerimiz birbirini satması, yalanların havada uçuşup en son yalanı söyleyeninde yalan rüzgarına kapılıp  söylediği yalana kendisinin de inanması, iftira, gıybet, küfür, hakaret ve dost gibi görünüpte aslında düşman olan insan suretlilerin birbirine olan kin ve öfkenin bilenerek kat be kat artması. 

Yeniden Refah Partisi'de AKP'leşti maalesef. Eski bir milletvekilinin Şanlıurfa'dan Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilan edilmesi sonrası geçen hafta sekiz kişiyle toplantı yapıyoruz diyen İlçe Başkanı, şimdi parti binasında oturacak yer bulamıyor ve kapıdan geri dönüyor. Ve buna da yav siyasettir işte bağ Türkiye siyasetine, Urfa'ya bir heyecan getirdi, bi hareketlilik yarattı, olabilir bunu 1 Nisan 2024 pazartesi günü hepimiz göreceğiz bu olanların bize üst aklın ve ekabirlerin bir nisan şakası olduğunu. 
Bize bir ceEhhh yaptıklarında…

YRP hep şöyle diyordu, Büyükşehir Adayını açıklasın biz sonra açıklayacağız, adamlar açıkladı. Bir hafta sonra bizimkilerde yalan dolan ve allem kullemle ilan ettiler. Hakikaten de Urfa'da bir heyecan yarattılar, Urfalıların deyimiyle, ortalığı ellialtı ettiler-bence 156 ettiler- ve velveleye de verdiler. Şimdide diyorlar ki ilçe belediye başkanları ilan etsin AKP ondan sonra biz ilan edelim. Onun için biz, Yeniden Refah Partisi de AKP'leşti diyoruz. Şimdi görevlendirmeyle gelen bir il başkanı, ondan öncekinin kongresi her türlü hazırlık yapılmış ve bittiği halde son 24 saatte iptal edilmiş, ondan öncesi pandemi olmuş diye partide toplantı bile yapmadan il başkanlığı yapmış, ondan öncesi hacı ABEY, dört yılda DÖRT il başkanı değiştirmiş bir Yeniden Refah Partisi, daha başlangıçta gömleğin üst düğmesi yanlış iliklenmiş, tabi ki eğri gidecektir. Olanlarda şunu gösterdi Rahmetli Muhsin YAZICIOĞLU'nun dediği gibi yanlış iliklenen düğmeleri teker teker çözüp, en baştan YENİDEN en üsten, yani boğazın altından doğru bir şekilde iki yakayı bir araya getirerek iliklemek lazım. Her kafadan bir ses geliyor, ağzı olan konuşuyor, Urfa'da 7'den 77'de herkes politize olmuş ve herkes sırf konuşmak olsun diye konuşuyor, kimse işini bakmıyor, memuru, esnafı, tablacısı, işçisi, ölüsü, dirisi, düşünün taziye evlerinde ya daha da ayıbı cenazede ve mezarlıklarda defin işlemi yapılırken siyaset konuşuluyor, Rabbim bizleri affetsin, nerden düştük buraya, ne günahımız vardı da bize bu çin işkencesi çektiriliyor, Rabbim vatandaşa da yardım etsin, en zor durumda olanlarda onlar; ekonomik şartlar bir taraftan zorluyor diğer tarafa israf ve lüks tüketim ve talan. Herkes bize soruyor Karaköprü adayınız ne zaman açıklacak ya da kesinleşti mi diye, biz de her sorulduğunda cevaben YENİDEN "Onların Yalancısı" oluyoruz ama ortada bir şey yok…

Şimdide eskiden Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış, bide Karaköprü'de de biraz yapmış bir ismi; Belediye Başkanlığına doymamış AKP'den Büyükşehir Belediye Başkanı ADAY ADAYI olmuş, kulislerde konuşulan. Eğer AKP'den Karaköprü'yü koparamazsa YENİDEN YRP'ye geçecekmiş en kuvvetli ADAY ADAYI'da oymuş hatta sürpriz adaymış, bide her halükarda adaymış, diyorlar..! AKPARTİ ermeydanını boş bıraktı artık gizli saklı ne olduysa erlerini er meydanına sürmekte korkan partiler bir de baktık ki bir CEHH yaptı. Karaköpür'de yepyeni bir simayla YRP eski Büyükşehir Belediye Başkanını N. Çiftçi'yi er meydanına sürdü. Şimdi Urfa halkı ve Karaköprü'de yaşayan bilinçli seçmen REİS'in ER(leri)'in bekliyor, aslında onlarda eskiler-PARDON- eskimez Belediye Başkanlarımız:… Bekleyelim Çarşamba gününü inşallah, millette tansiyon, mansiyon bırakmadılar bu ŞAH'lar bakalım kim ŞAHMAT yapacak… Görünen o ki 1 Nisan 2024 Pazartesi günü "Çok Güzel Hareketler Bunlar" deyip bi nisan şakası yapacak REİS herkese. Şanlıurfa Büyük Şehir ve başta Karaköprü olmak üzere Haliliye, Eyyübiye ve çoğu ilçelerde açık ara büyük bir puan farkıyla AKPARTİ kazanacak belediye başkanlıklarını. Benim öngörüm budur. Belki belki tepki oylarından dolayı da YRP biraz oylarını yükseltecektir. Bazı arkadaşlar 2009 seçimleriyle karıştırıyorlar şu anki durumu; öyle değil çok şey değişti, köprü altından çok sular aktı gitti, şehir büyüdü ve ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR OLDU. Onun için değişen bir şey yok. "Görelim Mevla'm neyler neylerse güzel eyler." demiş Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri… 

Onun için başlığa DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK, diye yazdım on dört yıl önce neyse şu anda da aynı oyunlar oynanıyor, kimse fakir fukarayı garip gurabayı düşünmüyor, memleket talan ediliyor, yaşanmaz hale gelmiş ve halen Avukatlar, Müteahhitler, Kuyumcular, STK Başkanları ve "Anasına Babasına Yaramayan" şımarık mirasyedi çocuklar; BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI ve KARAKÖPRÜ BELEDİYE BAŞKANI olmak için her türlü sözüm ona (!)FEDAKARLIĞI, yapıyor, hatta YENİDEN yapıyor, ALARASİ, BAŞIMGÖZÜM üstüne, Emirlerizi Beklerem modunda her türlü şaklabanlığı yaparak Aziz Hocanın Oğlunun ifadesiyle YALLEHÇILIĞIN  zirvelerinde geziniyorlar ve IYI Günlerde olun durumlarını pişkince paylaşmaktan geri kalmıyorlar; kendini öteki edenlerde uzaktan uzağa bakıp sinsi sinsi DEM'leniyorlar.
Şimdi 19.11.2011 tarihli yazımı birlikte yüksek sesle bir okuyalım, bakınız değişen hiçbir şey yok Sayın OKUYUCU, çünkü vakit geçiyor, sen dünkü sen değilsin artık eğer nefes alıp verebiliyorsan eğer, gel gör ki YENİDEN bizlere SİYASET yaptıklarını zannediyorlar, YENİDEN bizleri HOŞEDİYORLAR gönlümüzü, URFA'ya YENİDEN heyecan getiriyorlar, ADAY ADAYLARINI biraz daha heyecanlandırıyorlar, bazılarını biraz daha ZENGİN ediyorlar, kimilerini biraz daha ALTIN'lara boğup ÖZ'gürleştiriyorlar, borsayı biraz daha yükseltip er meydanına  ER'bakabilenleri çekiyorlar, el mi yaman BEY'mi yaman düğüm 1 Nisan günü "Analar Ne Yiğitler DOĞURURMUŞ" düşmüş suratıyla hepimize güzel bir şaka yaparsa hiç şaşmayalım, hiç şaşırmayalım; çünkü bizi şimdi ŞAŞIRTMAYI sevi ADAM.

Onun için ey okuyucu, sen sen ol gaza gelme, dolduruşa gelip te yüksekten uçma; lakin yüksek dağların BAŞI dumanlı olur, zor olur. Matematikte 2x2=4 eder bu siyasette böyle değil, daha fazla ederi varmış, onun için diyorum analar ne yiğitler, ne YAVUZ evlatlar doğurmuş, bizim gibi onlara göre saf adamlar ER'baka baka gidermişiz. Rabbim devletimize zeval vermesin, Allah Hakk'a yardım etsin efendim. Şimdi siz eskimez, güncelliğini yetirmeyen "Köşe Yazımla" baş başa bırakayım.
"Kurban Bayramından hemen önce AK Parti Karaköprü Belde Başkanımız Sayın Hasan Yeşil'le görüştüğümüzde Belde Teşkilatında hiçbir sorununun olmadığını, her şeyin yolunda olduğunu ifade etmişlerdi. Kısa bir zaman sonra görüştüğümüzde ise kendisinin yerine başka bir adayın atandığını kendisi ifade etmese de üzülerek bahsetti. 16 adayın yarıştığını çok zorlu bir mücadeleden ve kulis çalışmasından sonra Emekli M. Nuri Güzel Koordinatör vekil tarafından atanmıştı. Sayın Hasan Yeşil'in dokuz yıllık emeğinden sonra ne bir teşekkür ne de bir plaket verilmeden pazardan mal kaçırır gibi, İl Teşkilatları ve Koordinatör Milletvekili tarafından emekli bir kişiyi, tanımadığı Karaköprü Belde Teşkilatının başına atanmıştı. Bayram ertesinde teşkilatın yeni bir isim belirleyebileceğini basında okumuştum. Sonra yer ve tarih belirtilip 100 delegeyle teşkilat kongreye gideceği de duyurulmuştu. Gün gelip çattığında her yerin kongresi normal süresinde yapıldığı halde; ne hikmetse Karaköprü'nün kongresi hiçbir sebep belirtilmeden iptal edildi, ya da başka bir tarihe ertelendi. Şimdi bunca yaşanan bu olayları, dışarıdan biri olarak gözlemlediğimizde Karaköprü'de bir şeyler oluyor ve bu olanlarda kamuoyundan gizleniyordu. 
Evet, bir dönüştürme operasyonuyla baş başa olunduğu belliydi. Bizim gözlemlediğimiz Karaköprü'de, Karaköprülüleri yalnızlaştırma politikaları su yüzüne çıkmıştır. Belde Teşkilat Başkanı Hasan Yeşil buranın yerlisiydi. 9 yıl eğer iyi eğer kötü hizmet etti. Buruk bir şekilde, onure edilmeden gönderildi. 16 Aday Adayından öne çıkan Mahmut Yılmaz'ında önü kesilmeye çalışıldı. Ak Parti'nin Karaköprü Belde Belediye Encümeni Sayın Mahmut Yılmaz delegenin de desteğini alarak kongrede yarışacaktı; ama Merkez İlçenin sebepsiz yere kongreyi iptal etmesinden dolayı büyük şok yaşandı. Şimdi akıllara şu sorular da gelmiyor değil. Acaba Sayın Hasan Yeşil'den sonra Sayın Mahmut Yılmaz sadece ve sadece Karaköprü'nün yerlisi olduğu için mi engelleniyor? Yoksa encümen toplantılarında ki etkili muhalefetinden dolayı güçlenmesini mi istemiyorlar?  

Evet, Karaköprü çok büyüdü. Şimdi değişim zamanı deyip ve kolları sıvayıp Karaköprü'nün tüm enerjisini böyle basit şeylere tüketmek, muhataplara yakışmadı ve yakışmıyor. Hele hele Türkiye'nin büyük bir değişimden geçtiği bir süreçte avaz avaz 11 ilden büyük olduğunu söyleyip basında caka atmaktansa, sırf benim adamım Karaköprü'nün bir yerin de daha olsun diye kongreyi iptal ettirmek şeffaflık ilkesine ve doğru siyasete yakışmıyor. Binlerce ağaç, dere yatağından sökülürken, Hüseyin Paşanın yaptırdığı Karaköprü'nün 200 yıllık tarihi taş köprüsü yıkılırken, apartman altında patlayan dükkânlar, benzin istasyonları varken ve 35 metre yolun üzerinde 7 yaşındaki İbrahim Halil'ler feci şekilde minibüslerin tekerleri altında ezilerek ölürken ve 35 metrelik yolda koca koca çukurlardan dolayı araçlar yol gidemezken, konuşmayan ve mücadele etmeyen Belediye Başkanı, söz konusu beldedeki ufak bir yer tutma derdi olunca, sonuna kadar direnmeyi tercih ediyorsa, bu işte bir yanlışlık olduğunu bize zaman gösterecektir evvel-Allah. Ve Karaköprü o yok sayılan, yakılan ve savrulan küllerinden tekrar yeşerecektir. Evet, ne nar kaldı ne de tatlı tatlı akan deredeki su kaldı. Senden geriye kalan yalnızca ölümsüz bir hayal kaldı

 Vesselam…